Osmanlı Devleti'nde akıncı ocağının sonu

Akıncı ocağı, Türk devletlerinin sınır güvenliğini sağlayan teşkilâtın Osmanlı devrindeki uzantısı ol- duğu, Selçuklular devrinde bunlara uç beyleri dendiği, hatta Osmanlıların da bu uç beyliklerinden biri olduğu bilinmektedir. Osmanlı Devleti daha merkeziyetçi bir siyaset izleyerek, sınır güvenliğini, Selçuklar gibi, uç beyleri ne vermeyip, akıncı ocağı denilen bazı akıncı ailelerine bırakmıştır. Bu ailelerin Arnavutluk ve Dalmaçya taraflarında Evrenos-oğulları, Bosna, Semendire ve Sırbistanda Mihal-oğulları, Silistre taraflarında Malkoç-oğulları ve Mora bölgesinde ise Turhan-oğulları en tanın- mışlarıydı. Akıncıların görevi, Osmanlı Devletinde sınır güvenliği sağlamak, fetih bölgelerinde keşif yapmak, istihbarat toplamak, düşman ülkelere akınlarda bulunmak ve ordu için öncülük hizmetle- ri gibi, zamanın tabiri ile beşinci kol kuvveti nin vazifelerini yapmaktır. Akıncı teşkilâtını, Evrenos Beyin kurduğu sanılmaktadır. Bunlar, hafif süvari kuvvetleriydi ve belli bir teşkilât yapıları vardı. Tımarlı olanlar, deftere eşkâlleri ile birlikte kaydedilirlerdi. Kanuni Sultan Süleyman zamanında sa- yıları elli bini aşmıştı. Akıncı Ocağı, 16. yüzyılın sonuna kadar büyüyerek sürmüştür. 1595 yılında Eflak voyvodası Mihalin isyanı harekâtında yenilen Veziriazam Sinan Paşanın tedbirsizliği sonucu, Osmanlı ordusu Tuna nehri üzerindeki tahta köprüden geçerek geri çekilirken, ordunun gerisinde kalan akıncılar, Mihalin saldırısıyla imha olurcasına zayiata uğramışlardır. Bu hâdiseden sonra akıncı ocağı bir daha toparlanamamış, onların görevlerini, Akkerman, Dobruca ve Bucak tatarları ile Kırım Hanlığı kuvvetleri üstlenmiştir. Akıncı Ocağı hakkında İ. Hakkı Uzunçarşılının -muahhar kaynaklara dayalı- kısa araştırması dışında, akıncı tımar defterleri, mühime defterleri ve mahallî sicil defterlerine dayalı ciddi bir çalışma yapılmamıştır. Bu araştırmada, akıncıların sonunu getiren 1595 tarihli köprü hâdisesi , Mustafa Âlinin Künhül-Ahbâr ve İbrahim Peçevînin, Tarih-i Peçevî adlrihleri arasında ı eserleri başta olmak üzere dönemin kitabî kaynakları ile 1595 yılı sürecindeki mühime defterlerindeki akıncı ocağı kayıtları birlikte incelenecek ve bulgular araştırmanın sonucuna yazılacaktır.

The end of akıncı corps in the Ottomann Empire

It has been known that the Akıncıs were in the Ottoman Empire an extention of the corps which provided the border security of the Turkish states. They were named in the Seljuki period as margraves . Even the Ottomans were one of these margraves. Adopting a more centralist policy, the Ottoman Empire didn t leave the border security to margraves as it was the case in Seljuks, but they assigned this job to some akıncı families. Evrenesoğulları in Albania and Dalmatia, Mihal-oğulları in Bosnia, Semendire and Serbia, Malkoç-oğulları in Silistre and Turhan-oğulları in Mora were the most famous ones among these families. The missions of the Akıncıs was to ensure the frontier security, to undertake reconnaissan- ce mission in the regions which would be conquered, to gather intelligence, to raid the enemy territories and to act advanced guards, which was called as the fifth column activities at that time. It is assumed that Evranos Bey established the Akıncı corps. They were the light cavalry forces and had a certain organizational structure. Those with manor were registered in the account book with their descriptions. Their number exceeded fifty thousand during the period of Suleyman the Magnificient. The number of Akıncıs continued to increase until the 16th Century. In 1595, during the attacks carried out against Walachia Voivodina Mihail, who rebelled, the Akıncıs which stayed behind the Ottoman army, which was retreating over the wooden bridge, were nearly destroyed due to the inconsiderate act of Grand Vizier Sinan Pasha. After that incident the Akıncıs could not recover and their mission was undertaken by the Akkerman, Dobruca and Bucak Tatars and Crimea Khanate s forces. With the exception of the short re- search of İ. Hakkı Uzunçarşılı, which is based on secondary sources, no serious study has been produced on the guild of Akıncıs by benefiting from the manorial books, muhimme books and local registry books. In this study the Yergöğü bridge incident which brought the end of the Akıncıs will be examined by referring to the secondary works of that time such as Mustafa Ali s Künhül Ahbar and İbrahim Peçevi s Tarih-i Peçevî. Registers of the Akıncıs in mühimme books of 1595 will also be taken into consideration. The findings will also be reflected in the conclusion.

___

  • AKGÜNDÜZ, Ahmet, Osmanlı Kanunnâmeleri ve Hukukî Tahlilleri, c. I, Fey Vakfı Yayınları, İstanbul 1990.
  • AHMET REFİK, Türk Akıncıları, İstanbul 1933.
  • AKDAĞ, Mustafa, Türkiye’nin İktisadî ve İçtimaî Tarihi (1243-1453), I, Tekin Yayıne- vi, Ankara 1979.
  • ARSLAN, Hurşit Çetin, Erken Osmanlı Döneminde Akıncı Beyleri ve Bânilikleri, Ha- cettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Arkeoloji- Sanat Tarihi Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Ankara 1995.
  • ÂŞIKPAŞAZÂDE, Aşıkpaşaoğlu Tarihi (Haz. Atsız), MEB Basımevi, İstanbul 1970.
  • BABINGER, Franz, “Mikhal-oghlu”, EI., VII, p. 34-35; “Turakhan Bey”, Eİ., X, p.671-672.
  • BAŞAR, Fehamettin, “Osmanlı Devleti’nin Kuruluş Dönemi’nde Hizmeti Görülen Akıncı Aileleri: Mihaloğulları” Türk Dünyası Tarih Dergisi, sayı: 63 (1992), s. 20-26;
  • “Evrenosoğulları”, aynı dergi, sayı: 64 (1992), 47-50; “Turhanoğulları”, aynı dergi, sayı: 65 (1992), s. 47-50; “Malkoçoğulları”, aynı dergi, sayı: 66 (1992), s. 47-50.
  • BAŞBAKANLIK OSMANLI ARŞİV REHBRİ, Ankara 2010.
  • DEMETRIADES, Vasilis, “Problems of Land-Owning and Population in the Area of Gazi Evrenos Bey’s Waqf”, Balkan Studies, XXII/1, Thessalonica, 1981, pp. 43- 50.
  • KIPROVSKA, Mariya, The Military Organzation of the Akıncıs in Ottoman Rumelia, The
  • Department of History Bilkent University, Ankara 2004.
  • KODAY, Arif, Osmanlı Ordu Teşkilâtında Akıncı Ocağı, Fırat Üni. Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Elazığ 2001.
  • LOWRY, Heath W.- ERÜNSAL, İsmail E. Yenice-i Vardar’lı Evrenos Hanedanı: Notlar ve Belgeler, Bahçeşehir Üniversitesi Yayını, İstanbul 2010, 184 s.
  • MALKOÇ, Nami, “Akınlar, Akıncılar ve Büyük Akınlar”, Süvari Mecmuası, İstanbul 1936.
  • MEHMED ZEKİ, “Akınlar ve Akıncılar”, Tarih-i Osmanî Encümeni Mecmuası”, (İs- tanbul 1333), nu: 47. Mustafa Âlî, Künhü’l-Ahbâr, Süleymaniye Ktp. Esad Efendi Kol. Nr: 2162.
  • MUSTAFA NAİMA EFENDİ, Naima Tarihi, I, (Çeviren: Z. Danışman), İstanbul 1967.
  • ÖZCAN, Abdülkadir, “Akıncı”, DİA, II, (1989).
  • “Osmanlı Askerî Teşkilâtı”, Osmanlı Devleti Tarihi, I, (Editör: E. İhsanoğlu), Za- man, İstanbul 1999.
  • ÖZTUNA, Yılmaz, “Türk Akıncıları ve Akıncı Ocağının Sönmesi” Hayat Tarih Mec- muası, (Haziran 1972). Sayı; 5, s. 13-16.
  • PEÇEVİ İBRAHİM EFENDİ, Peçevi Tarihi, II, (Hazırlayan: Prof. Dr. Bekir Sıtkı Bay- kal) Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara 1982.
  • SABEV, Orlin, “The Legend of Köse Mihal”, Turcica, 34 (2002), pp. 241-252.
  • SOLAK-ZÂDE MEHMED HEMDEMÎ ÇELEBİ, Solak-zâde Tarihi, II, (Hazırlayan: Dr. Vahid Küçük), Kültür Bakanlığı, Ankara 1989.
  • ŞEMSEDDİN SÂMİ, Kamus-ı Türkî, İkdam Matbaası, Dersaâdet 1317,
  • TACAN, Necati, Akıncılar ve Mehmed II, Bayezid II Zamanlarında Akınlar, İstanbul 1936.
  • UZUNÇARŞILI, İsmail Hakkı, “Akıncı”, İA, I, (1993). Osmanlı Tarihi, I, TTK, Ankara 1994.