Kayıp Binyıl: İslam Dünyasında Hiyeroglifler ve Eski Mısır-Okasha El-Daly (Ukâşe Ed-Dâlî)

Arapların Eski Mısır’ı incelemesi kutsal metinleri doğrulamak gibi dar bir amaçtan çok, evrensel bir tarih anlayışının sonucuydu. İslam öncesi yazılı kaynaklara eleştirel yaklaşıyor, görgü şahitlerine dayanan metinleri bile eleştirmeden kabul etmiyorlardı. Eski anıtların doğru tasvirlerini içeren çalışmaları, onların sembolik değerlerini ve işlevlerini anlamaya yönelikti. Eski Mısır dilinin Koptça ile ilişkisini, hiyerogliflerin fonetik değerlerini ve bazılarının alfabe gibi gruplandırıldıklarını fark etmişlerdi. Mısır yazısının çözümü ile ilgilenen Arap yazarlar, asıl olarak simyacı ve sık sık da birer sufi idi. Demotik ve Koptça ile yazılmış Eski Mısır metinlerine – genelde Yunanca çevirileriyle- ulaşmak, Arap alimlerin Mısır dininin kompleks yapısını daha iyi anlamalarına yardımcı olmuştur. Sufiliğin kökeniyle ilgili çalışmalar, Mısır kaynaklarından bahsetmeden Hindistan ve İran’a yoğunlaşma eğilimindedir. Halbuki mesela Akhenaton’un güneş ilahileriyle Sühreverdi-İşrakilik mukayesesi ve Irak ve İran’daki Mandeist/Sabii dini geleneklere dair çalışmalar Mısır dini ile aralarındaki, özellikle de ritüeller ve inançlar arasındaki benzerliklere ışık tutacaktır. Orta çağ yazarları İslami öğretilerle Eski Mısır dini arasında ortak bir zemin bulmaya çalışmışlardır. Arap felsefesi araştırmaları Eski Mısır felsefesi sorunlarına ışık tutabilir. Zira Eski Mısır felsefesinin bazı temel kavramları sonraki Arap ve Yunan felsefesinin temelini oluşturmuştur. Klasik öncüleri gibi Arap yazarlar da yazının, simyanın ve tıbbın icadını atfettikleri Mısır’lı Hermes’ten itibaren bu ülkenin bilim ve hikmete ev sahipliği yaptığını düşünmüşlerdir. Musa’nın muhatap olduğu firavunun, tipik bir Mısır hükümdarı olmadığını, istisna teşkil ettiğini biliyorlardı. Mısır hükümdarları, halkın iyiliğini düşünen yetenekli yöneticiler, bilgili ve dindar figürler olarak tasvir edilmiştir. Kleopatra Arapça kaynaklarda, fiziksel çekiciliğine gönderme yapılmaksızın bir filozof ve bilgin olarak betimlenmiştir. Bin yıllık Arap katkısını görmezden gelen Avrupa merkezci görüşün Mısırbilime hükmetmesiyle geçen iki yüzyılı aşkın bir süreye rağmen, Yakındoğu’nun diğer bölümlerinde çalışmalar yapan arkeologlar da aralarındaki Batı hakimiyeti probleminin farkına varmaya başlamışlardır. Fakat paha biçilmez katkıları için de Batı’lı meslektaşlarımıza çok şey borçluyuz.

Egyptology: The Missing Millennıum: Ancient Egypt In Medieval Arabic Writings

The Arab study of Ancient Egypt was the result of a universal understanding of history rather than the narrow purpose of verifying scriptures. They were critical of pre-Islamic written sources and did not accept even texts based on eyewitnesses uncritically. The Arabs' work, which included accurate descriptions of ancient monuments, was aimed at understanding their symbolic value and function. They noticed the relationship of the ancient Egyptian language to Coptic, the phonetic value of hieroglyphs, and that some were grouped like alphabets. Arab writers interested in deciphering Egyptian script were primarily alchemists and often Sufis. Access to Ancient Egyptian texts written in Demotic and Coptic – often in Greek translations – has helped Arab scholars better understand the complex nature of Egyptian religion. Studies of the origin of Sufism tend to concentrate on India and Persia, without mentioning the Egyptian sources. However, for example, Akhenaten's comparison of Suhrawardi- Illuminationism (Ishraqiyya) with sun hymns and studies on Mandaeanist/ Sabianist religious traditions in Iraq and Iran will shed light on the similarities between Egyptian religion and especially rituals and beliefs. Medieval writers tried to find common ground between Islamic teachings and Ancient Egyptian religion. Studies of Arabic philosophy can shed light on the problems of Ancient Egyptian philosophy. Because some basic concepts of Ancient Egyptian philosophy formed the basis of later Arab and Greek philosophy. Arab writers, like their classical predecessors, thought that this country had been home to science and wisdom since Hermes of Egypt, to whom they attributed the invention of writing, alchemy and medicine. They knew that the pharaoh Moses was dealing with was not a typical pharaoh but an exception. Pharaohs were portrayed as skilled rulers, knowledgeable and pious figures who cared for the welfare of the people. Cleopatra is described in Arabic sources as a philosopher and scholar, without reference to her physical attractiveness. Despite more than two centuries of domination of Egyptology by the Eurocentric view that ignored the thousand-year Arab contribution, archaeologists working in other parts of the Near East have also begun to realize the problem of Western dominance among them. But we also owe much to our Western colleagues for their invaluable contributions.

___