AMERİKALILAR İLE KIZILDERİLİLER ARASINDA İLK TEMASLAR TECRİT VE ASİMİLASYON (1820-1890)

Amerikan Kızılderilileri 1820’li yıllara kadar Amerika Birleşik Devletleri’nin gücü karşısında büyük bir direniş sergileyerek büyük çoğunlukla topraklarını korumaya muvaffak olmuşlardı. Ancak beyaz adamın hızlı bir şekilde kıtayı istilaya başlaması yerli direnişini de kırmıştır. Direnişin kırılmasında büyük oranda nüfus eşitsizliğinin de etkisi olmuştur. 30 Milyona yakın yerli halkın iki yüzyıl içerisinde katliamlar ve Avrupa’dan bilinçli olarak getirilen hastalıklarla üç beş milyona kadar düşürülmesine karşılık kıtadaki beyaz yerleşimci nüfus neredeyse 70 milyonu geçmiş durumdaydı. Kızılderililerin direncini kırabilmek amacıyla bir taraftan nüfus çoğunluğunu kullanan Amerika Birleşik Devletleri, diğer taraftan ele geçirmiş olduğu yerlileri kamplara kapatarak asimile edebilmenin çarelerini aramaktaydı. Ancak bu köklerine çok sıkı bağlarla kenetlenmiş olan yerlileri dönüştürebilmek için yeterli bir sebep değildi. Bu zorluk karşısında ABD, yerlileri bilerek ve isteyerek katliama ve soykırıma maruz bırakmakta, türlü oyunlar ve hilelerle topraklarına el koyarak onları köleliğe zorlamaktaydı. Bu makalede Amerika Birleşik Devletleri’nin Amerikanın gerçek sahipleri olan Kızılderililere yapmış olduğu insanlık dışı muameleler, asimilasyon ve yok etme politikaları ve bu politikaların sebepleri üzerinde durulacaktır.

___

  • McGillcuddy, Julia, B., Blood on the Moon: Valentine McGillicuddy and the Sioux, Lincoln, Nebraska 1969 and Larson 1997, pp. 217-248
  • Andersson, Rani-Henrik, The Ghocu Dance Among uhe Lakoua Indianc in I890: A Mulsidimensional Inserpresasion, Filland 2003.
  • Coleman, Michael C., , “Education as Transformation: Indian Schooling 1800-1930,” An unpublished paper held at The “Indian” Symposium at The University of Tampere , January 8, 1998.
  • Dippie, Brian W., The Vanishing American: White Attitudes & U.S. Indian Policy, Lawrence, Kansas 1982.