YARATICI ENDÜSTRİLER, BİREY VE TOPLUM: NETFLIX ÜZERİNE BİR İNCELEME

Kültür endüstrisinin bireyi nesneleştiren doğası, toplumsal yaşamın her alanında etkisini göstermektedir. Küreselleşme ve medya yoluyla meta formuna girerek şeyleşen bireyler Batı hegemonyasının denetimi altına girmektedir. Küreselliğin dahi Batı kaynaklı olduğu bu dünya düzeninde somut veya soyut olarak üretilen her bir nesne reprodüksiyon ürünler hâline gelmeye başlamıştır. Yaratıcılığın öldüğünün düşünüldüğü bir zamanda ortaya çıkan yeni kavram yaratıcı endüstri ise kültür endüstrisi kavramının olumsuz imajını değiştirmeye yetmemiştir. Aksine, kültür endüstrisi ile ifade edilen olumsuzluklar yaratıcı endüstri şemsiyesinin altında normalleştirici ve daha ticari bir hal almıştır. Bu çalışma, kuramsal bağlamda kültür endüstrisi ile yaratıcı endüstrilerin toplumsal düzen ve bireyin durumu bağlamında benzeştiği ve buna bağlı bir düzen ürettiği varsayımında bulunmuştur. Özellikle kültür endüstrilerinin inşa ettiği küresel kültürel yapıların, yaratıcı endüstrilerle de devam ettirildiğini temellendirmeye çalışmıştır. Bu bağlamda, yaratıcı endüstri niteliğinde olan Netflix Türkiye’nin kurgusal dizilerini, yarattığı dünya düzeni, kültür coğrafyası ve bireyi konumlandırış biçimi bağlamında irdelemiştir. Sonuç olarak, yaratıcı endüstrilerin de kültür endüstrisine benzer nitelikte olduğunu, güçlü ülkelerin kültürlerini, bireyi ve toplumu algılama/konumlandırma şekillerini dünya kültürüne dönüştürmeye çalıştığını, böylece de yaratıcı endüstri kavramının ve uygulamalarının geliştiği coğrafyalara soyut ve somut anlamda hizmet ettiğini ortaya koymuştur.

CREATIVE INDUSTRIES, INDIVIDUAL AND SOCIETY: A REVIEW ON NETFLIX

The objectifying nature of the culture industry shows its influence in all areas of social life. Commodified by globalisation and the media, the human being is under the control of Western hegemony. In this world order, where even globalisation comes from the West, every concrete or abstract object becomes a product of reproduction. The new concept of the creative industry, which emerged at a time when creativity was thought to be dead, was not enough to change the negative image of the cultural industry. On the contrary, the negativity of the culture industry has been normalised and commercialised under the umbrella of the creative industries. This study aims to show that the global cultural structures constructed by the culture industries are also sustained by the creative industries. In this context, the nature of the creative industries in Turkey and the positioning of individuals and society within the global culture created by the world order are analysed through Netflix Turkey series. As a result, it has been revealed that creative industries are similar to cultural industries, powerful countries try to transform the way they perceive/position their own culture, individuals and societies in the world culture, thus the concept and practices of creative industries serve the geographies in which they develop in an abstract and concrete sense.

___

  • Adorno T. (2017). Minima moralia (çev. Orhan Koçak, Ahmet Doğukan). Metis Yayınları.
  • Adorno T, Horkheimer M. (2014). Aydınlanmanın diyalektiği (çev. Nihat Ülner, Elif Öztarhan Karadoğan). Kabalcı Yayıncılık.
  • Aslan G. (2017). Yaratıcı endüstrilerin yükselişi: Geçmiş, bugün ve gelecek. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 109-122.
  • Bocock R. (2005). Tüketim (çev. İrem Kutluk). Dost Kitabevi Yayınları.
  • Çakır M. (2004). Görsel kültür ve küresel kitle kültürü. Ütopya Yayınevi.
  • Çelik H. (2009). Televizyonda yayınlanan magazin programlarında tüketim kültürü olgusu [Doktora Tezi, Gazi Üniversitesi].
  • Deloitte Touche Tohmatsu Limited. (2019). Building the creative economy. UK.
  • Demir E. M. (2014). Yaratıcı endüstriler. İlef Dergisi, 1(2), 87-107.
  • Department For Culture, Media and Sport. (2001). Annual report 2001-2004. Norwich.
  • Dursun O. (2018). Yaratıcı endüstrilerin aşkınsal alanda görünümü: Yaratıcı endüstrilerin yaşam dünyasının sömürgeleştirilmesine etkisi. Moment Dergi, 5(2), 144-173.
  • Ellul J. (2017). Sözün gözden düşüşü. (çev. Emre Can Ercan). Sentez Yayınları.
  • Elsevier Editorial. (2016). Introduction: Mapping cultural intangibles. City, Culture and Society, 7, 1-7.
  • Federal Ministry for Economic Affairs and Energy (BMWi). (2017). Annual economic report: For inclusive growth in Germany and Europe. January.
  • Forbes, GLOBAL 2000: The world's largest public companies. Erişim: forbes.com/global2000/#36130292335d Erişim tarihi: 06.08.2020
  • Hartley J. (2005). Creative ındustries. Blackwell Publishing.
  • Harvey D. (2019). Postmodernliğin durumu (çev. Sungur Savran). Metis Yayınevi.
  • Hatipler M. (2017). Postmodernizm, tüketim, popüler kültür ve medya. Bilgi, 34, 32-50.
  • Horkheimer M. (2018). Akıl tutulması (çev. Orhan Koçak). Metis Yayınevi.
  • McLuhan M. (2009). Yaradanımız medya (çev. Ünsal Oskay). Nora Kitap.
  • Rauner F. (1997) Industrial Culture and its ımplication for a development concept for a "culture of manufacturing". The International Journal of Advanced Manufacturing Technology, 13, 464-472.
  • Sennett R. (2017) Karakter aşınması (çev. Barış Yıldırım). Ayrıntı Yayınları, 2017.
  • United Nations. (2008). Creative economy report 2008 - The challenge of assessing the creative economy: towards ınformed policy-making. Geneva, UNCTAD/DITC/2008/2.
  • United Nations. Creative economy report 2013 special edition – Widening local development patways. Geneva, UNDP/UNESCO, 2013.
  • Van Dijk J. (2006) The network society: Social aspects of new media. SAGE Publications Ltd.