Bu yazıda, The Unintended Consequences of Interregionalism: Effects on Regional Actors, Societies and Structures (Bölgelerarasılığın İstenmeyen Sonuçları: Etkiler Üzerindeki Bölgesel Aktörler, Toplumlar ve Yapılar) başlıklı editörlü kitap gözden geçirilmektedir. Kitap, bölgelerarası çalışmalara alternatif bir bakış açısı sunmaktadır. Yeni bir olgu olmamakla birlikte, dünyanın farklı bölgelerindeki bölgesel gruplar arasındaki bölgeler arası diyaloglar, bunları tanımlamaya ve analiz etmeye çalışan birçok çalışmayla birlikte 1990'lardan itibaren yeniden canlanmıştır. Ancak konuyla ilgili mevcut çalışmaların çoğu tümdengelimci bir yaklaşımı benimsemekte, Avrupa merkezli bir odaklanma içermekte ve bölgelerarası diyalogların amaçladıklarını gerçekleştirip gerçekleştirmediğini vurgulamaktadır. Bölgelerarasılığın İstenmeyen Sonuçları bu normları çiğnemektedir. Konuya yalnızca tümevarımsal olarak yaklaşmakla kalmayıp, aynı zamanda sayısız bölgeselliği de dikkate almaktadır. Buna göre, çeşitli bölgeler farklı "bölgecilikler" üretmekte ve bu nedenle, çok sayıda "bölgeler arasıcılık" mevcut olmaktadır. Bu kitap, bölgelerarası etkileşimlerin istenmeyen sonuçlarıyla ilgili benzersiz bir bakış açısı sunmaktadır.

This paper reviews the edited volume titled The Unintended Consequences of Interregionalism: Effects on Regional Actors, Societies and Structures. The book offers an alternative perspective to studies on interregionalism. Despite not being a new phenomenon, interregional dialogues between regional groups from different parts of the world have resurged since the 1990s, together with many studies trying to define and analyze them. Yet, most of the existing works on the topic adopt a deductive approach, contain a Euro-centric focus, and highlight whether interregional dialogues achieved what they intended. The Unintended Consequences of Interregionalism breaks these norms. It not only approaches the topic inductively but also considers myriad regionalisms. Accordingly, the various regions produce distinct “regionalisms” and, therefore, a plethora of “interregionalisms” exist. The edited volume supplies a unique perspective—one that grapples with the unintended outcomes of interregional interactions.