Günümüzde, dünyada yaşanan antropolojik baskıların artışı, peyzaj üzerinde gerçekleştirilecek tasarımların daha nitelikli olması gerekliliğini de beraberinde getirmektedir. Buradan yola çıkarak, bu bilimsel araştırma projesi ile, peyzaj tasarımlarının kentsel ortamdaki değerli bir bileşeni olan heykel çalışmalarına yeni bir yaklaşım sunulmuş; bir heykel tasarımının taş, metal gibi geleneksel malzemeler yerine bitkiler ile gerçekleştirilmesi sonucu ekolojik yönden daha verimli ve estetik yönden daha çekici mekanların oluşturulması hedeflenmiştir. Heykelin tasarım süreci, sonuç ürünün canlı materyal ile ortaya konması nedeniyle farklı basamaklardan oluşmaktadır. Bu doğrultuda, Ege Üniversitesi Bayındır Meslek Yüksekokulu araştırma alanında, figürün üç boyutlu hacmi doğrultusunda demirden bir iskelet kurulmuştur. Takiben, bitki materyalini canlı tutmak amacıyla, geotekstil ile birleştirilmiş yenilikçi bir sulama sistemi, heykel iskeletinin içine yerleştirilmiş ve iskelet yüzeyi monofilament örtü kullanılarak giydirilmiştir. Monofilamentin içi gerek bitkiyi destekleyecek gerekse figürün gerçeğine uygun et kalınlığını oluşturacak biçimde yetiştirme malzemesiyle doldurulmuştur. Son aşamada heykel, sığ kök sistemine sahip ve örtme özelliği yüksek bitkilerin tapalar halinde yerleştirilmesi sonucu, konseptine uygun şekilde kaplanmıştır. Bu araştırma projesi ile, benzer bitkisel heykel çalışmalarının arttırılması; dolayısı ile ekolojik ve görsel yönden daha nitelikli peyzaj tasarımlarının gerçekleştirilmesi için rehber niteliğinde bir kaynak oluşturulmuştur. Ayrıca, mevcut malzemelere farklı bir kullanım alanı kazandırılması sonucu ilgili sektördeki üretim ve istihdamın arttırılması ve ithalata olan bağımlılığın azaltılması da projenin bir diğer önemli sonucudur.

Today, the increase of anthropological pressure on Earth dictates that design projects on landscape are more qualitative. Thus, with this scientific research, a new approach was offered on sculpturing, which is a valuable component of landscape design in an urban setting. The aim was to conceive ecologically sound and visually attractive spaces by creating sculptures with plants in place of traditional building materials such as stone and metal. The design process of the sculpture involved a variety of steps, resulting in the finished item being realised through living material. Hence, an iron frame for the sculpture was constructed in agreement with its three-dimensional volume at the research fields of Ege University, Bayındır Vocational Training School. Following that, to keep the plant material alive, a geo-textile combined irrigation system was innovatively installed inside the frame and the outer side of the frame was donned with monofilament textile. The monofilament textile, filled with propagation material, helped to support the plants and create the realistic fleshy tissue of the sculpture. The sculpture, at its last stage, in accordance with the concept of the chosen figure, was clad with plant plugs that had high surface covering traits and a shallow root system. This research project can act as a source guide to encourage plant sculpture work in more ecological, visually distinguishable landscape design projects. Other significant outcomes of the research include rendering new usage to available materials, which will allow related industries to increase production and employment as well as decrease dependence on imports.