Abû İshâk Kâzrûnî ve Anadolu'da İshâkî Dervişleri

Der Islâm dergisi (C. XIII., Nu. 91, not-2, Taeschner-Wittek, Candarlızâde Vezir Âilesi), H. Hüsâmeddîn'in zikrettiği Vakıf-Nâme vesilesiyle Şeyh Abû İshâk Kazrûnî'den bahsetmektedir. Hüsâmeddin, A. İ. K.'nin Bursa'nın Saray Sûfîleri'nden olduğunu, Murad I. ile Yıldırım zamanlarında vezirlerle alimleri ve umûmiyetle her zümre mensuplarından birçoklarını etrafına topladığını, vezir Candarlı Ali Paşa’nın da onun adına tekke inşa ettirdiğini ve tekkeyi büyük hayrât te'sisleriyle techiz ettiğini söylemektedir (Tü TEM, XVI., 372). Hüsâmeddin ayrıca, "Şehzade Bayezid Bey'in fudalâ-i meşâyihten Abû İshak Kazrûnî denmekle meşhur Mevlana Şeyh Şemseddin Mü'eyyed Çelebî’iye … izhâr-i meyl ve mahabbet ettiğini (Bk., Amasya Tarihi, c. ili., s. 44) iddiâ etmektedir. Bu iddiâya göre, Yıldırım'ın Bursa'da inşa ettirdiği Abû İshak-hâne'nin -ki Şükrü'llâh (SEIF basımı), MOG, II., 98 20; ‘Âşık Paşazâde (Giese basımı, s.59, 193; Nişancı Mehmed Paşa (İst., 1279), s. 133 ve ‘Âlî, Künhü’l- Ahbâr (İst., 1277-85, c. V., s. 107)’da da zikredilmektedir. A. İ. Kâzrûnî müridleri için te’sis edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.