Monitoring of Heparin Treatment in Patients with Acute Myocardial Infarction

Objectives: We evaluated the effectiveness of monitoring coagulation parameters and plasma heparin levels in patients receiving heparin treatment for acute myocardial infarction (AMI). Patients and Methods: The study included 30 AMI patients (19 males, 11 females; range 39 to 76 years) who were admitted to the intensive care unit. All patients received standard heparin with a bolus dosage (5,000 IU) followed by continuous intravenous infusion (1,000 IU/h) for 72 hours. Thrombolytic therapy was not applied because of contraindications. Coagulation parameters (aPTT, TT, and AT III) were monitored on coagulometer ACL 2000 at baseline and 24 hours after the initiation of heparin therapy together with plasma heparin levels. Statistical analyses were made using one-sample Kolmogorov-Smirnov test, and paired-samples t-test. Results: Fifteen patients had below-therapeutic heparin levels during treatment, which were associated with significantly increased aPTT and decreased AT III values (p<0.001). The remaining patients with therapeutic heparin levels exhibited the same trend with regard to aPTT and AT III. However, increase in TT values was significant only in the latter group (p<0.001). Conclusion: The two methods, plasma heparin monitoring and standard coagulograms seem to be equally effective for control over heparin therapy, and their combined use enhances the efficacy and safety of heparin treatment. Turkish Başlık: Akut Miyokard İnfarktüslü Hastalarda Heparin Tedavisinin İzlenmesi Anahtar Kelimeler: Kan koagülasyon testleri; heparin/kan/uygulama ve doz; miyokard infarktüsü; kısmi tromboplastin zamanı; referans değeri Amaç: Akut miyokard infarktüsü (AMİ) nedeniyle heparin tedavisi gören hastalarda koagülasyon parametreleri ve plazma heparin düzeylerinin izlenmesinin etkinliği değerlendirildi. Hastalar ve Yöntemler: Çalışmaya AMİ nedeniyle yoğun bakım ünitesinde yatan 30 hasta (19 erkek, 11 kadın; dağılım 39-76) alındı. Tüm hastalara bolus dozdan (5000 IU) sonra 72 saat süreyle sürekli intravenöz infüzyonla (1000 IU/saat) standart heparin verildi. Kontrendikasyonlar nedeniyle trombolitik tedavi uygulanmadı. Koagülasyon parametreleri (aPTT, TT ve AT III) tedavi başlangıcında ve 24 saat sonra ACL 2000 koagülometrede ölçüldü, plazma heparin düzeyleri belirlendi. İstatistiksel değerlendirme tek örnekli Kolmogorov-Smirnov testi ve çift örnekli ttesti ile yapıldı. Bulgular: Heparinin terapötik düzeylerin altında bulunduğu 15 hastada anlamlı derecede artmış aPTT ve anlamlı derecede azalmış AT III değerleri ölçüldü (p<0.001). Heparinin terapötik düzeylerde seyrettiği 15 hastada da aPTT ve AT III değerleri aynı özellikleri göstermekteydi. Bununla birlikte, TT değerleri yalnızca ikinci grup hastada anlamlı artış gösterdi (p<0.001). Sonuç: Plazma heparin düzeylerinin izlenmesinin ve koagülasyon parametrelerinin belirlenmesinin heparin tedavisinin kontrolünde eşit derecede etkili olduğu görüldü. Bu iki yöntemin birlikte kullanımı heparin tedavisinin etkinlik ve güvenliğini artırmaktadır.

Monitoring of Heparin Treatment in Patients with Acute Myocardial Infarction

Objectives: We evaluated the effectiveness of monitoring coagulation parameters and plasma heparin levels in patients receiving heparin treatment for acute myocardial infarction (AMI). Patients and Methods: The study included 30 AMI patients (19 males, 11 females; range 39 to 76 years) who were admitted to the intensive care unit. All patients received standard heparin with a bolus dosage (5,000 IU) followed by continuous intravenous infusion (1,000 IU/h) for 72 hours. Thrombolytic therapy was not applied because of contraindications. Coagulation parameters (aPTT, TT, and AT III) were monitored on coagulometer ACL 2000 at baseline and 24 hours after the initiation of heparin therapy together with plasma heparin levels. Statistical analyses were made using one-sample Kolmogorov-Smirnov test, and paired-samples t-test. Results: Fifteen patients had below-therapeutic heparin levels during treatment, which were associated with significantly increased aPTT and decreased AT III values (p<0.001). The remaining patients with therapeutic heparin levels exhibited the same trend with regard to aPTT and AT III. However, increase in TT values was significant only in the latter group (p<0.001). Conclusion: The two methods, plasma heparin monitoring and standard coagulograms seem to be equally effective for control over heparin therapy, and their combined use enhances the efficacy and safety of heparin treatment. Turkish Başlık: Akut Miyokard İnfarktüslü Hastalarda Heparin Tedavisinin İzlenmesi Anahtar Kelimeler: Kan koagülasyon testleri; heparin/kan/uygulama ve doz; miyokard infarktüsü; kısmi tromboplastin zamanı; referans değeri Amaç: Akut miyokard infarktüsü (AMİ) nedeniyle heparin tedavisi gören hastalarda koagülasyon parametreleri ve plazma heparin düzeylerinin izlenmesinin etkinliği değerlendirildi. Hastalar ve Yöntemler: Çalışmaya AMİ nedeniyle yoğun bakım ünitesinde yatan 30 hasta (19 erkek, 11 kadın; dağılım 39-76) alındı. Tüm hastalara bolus dozdan (5000 IU) sonra 72 saat süreyle sürekli intravenöz infüzyonla (1000 IU/saat) standart heparin verildi. Kontrendikasyonlar nedeniyle trombolitik tedavi uygulanmadı. Koagülasyon parametreleri (aPTT, TT ve AT III) tedavi başlangıcında ve 24 saat sonra ACL 2000 koagülometrede ölçüldü, plazma heparin düzeyleri belirlendi. İstatistiksel değerlendirme tek örnekli Kolmogorov-Smirnov testi ve çift örnekli ttesti ile yapıldı. Bulgular: Heparinin terapötik düzeylerin altında bulunduğu 15 hastada anlamlı derecede artmış aPTT ve anlamlı derecede azalmış AT III değerleri ölçüldü (p<0.001). Heparinin terapötik düzeylerde seyrettiği 15 hastada da aPTT ve AT III değerleri aynı özellikleri göstermekteydi. Bununla birlikte, TT değerleri yalnızca ikinci grup hastada anlamlı artış gösterdi (p<0.001). Sonuç: Plazma heparin düzeylerinin izlenmesinin ve koagülasyon parametrelerinin belirlenmesinin heparin tedavisinin kontrolünde eşit derecede etkili olduğu görüldü. Bu iki yöntemin birlikte kullanımı heparin tedavisinin etkinlik ve güvenliğini artırmaktadır.