CUMHURİYET DÖNEMİ SERGİCİLİĞİNİN TEMELLERİ “İZMİR 9 EYLÜL SERGİLERİ 1927-1928”

İzmir, Milli Mücadele’nin sembol kenti olmasının yanında, Cumhuriyet dönemi iktisadının gelişiminde de önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Nitekim Türkiye İktisat Kongresi’nin İzmir’de toplanmasında bu iki unsur ön plana çıkmaktadır. Kongrede milli iktisadın gerçekleştirilmesi ve bu kapsamda yerli malı üretimine ve kullanımına öncelik verilmesi kararlaştırılmış ve bu kararlar Cumhuriyet dönemi ekonomi politikasının temellerini oluşturmuştur. Bu amaca ulaşmak doğrultusunda ürünlerin sergilenmesi anlayışı gelişerek “Numune Meşheri”ni doğurmuş ve böylece Cumhuriyet dönemi sergiciliğinin gelişmesini sağlayacak ilk adım atılmıştır. Numune Meşheri’nin ardından İzmir’in Akdeniz’e açılan bir liman şehri olması ticaretin gelişmesinde önemli katkı sağlayan sergicilik hareketinin devamını beraberinde getirmiştir. Bu kapsamda dönemin İzmir Valisi Kazım Dirik’in de desteğiyle 1927 yılında “9 Eylül Sergisi” adıyla ulusal bir sergi açılması kararlaştırılmış ve bu ilk sergiden edinilen başarı ertesi yıl serginin tekrarlanmasını sağlamıştır. İzmir’in düşman işgalinden kurtuluş günü olan 9 Eylül tarihine ithafla bu isimle açılan yılları 9 Eylül Sergileri gerek İzmir ve gerekse Türkiye ekonomisi ve sosyal hayatında önemli izler bırakmıştır. Her ne kadar ilk etapta yerel bir anlayışla ortaya çıkılsa da yabancı katılımına da izin verilmesi, uluslararası sergiciliğin gelişmesinde itici rol oynamıştır. Cumhuriyet dönemi sergicilik anlayışının temeli kabul edilen bu sergiler, bugün halen devam eden Enternasyonal İzmir Fuarı’nın da çekirdeğini oluşturmaktadır. Bu çalışmanın amacı da Birinci ve İkinci 9 Eylül sergilerinin Cumhuriyet dönemi sergicilik anlayışındaki öncülüklerini tarihi bir süreç içerisinde inceleyerek sağladıkları katkıyı ortaya koymaktır.