Akciğer maligniteleri genç erişkinlerde nadiren karşılaşılmakta ve bu olguların klinik özelliklen ve prognozlan ile ilgili yeterli veri bulunmamaktadır. Bu amaçla kliniğimizde primer akciğer malignitesi tanısı almış olguların yaş, cinsiyet, semptomları, sigara alışkanlıkları, radyolojik ve bronkolojik bulguları, tümörün histopatolojik tipi ve evresi değerlendirmeye alındı. Gruplar 40 yaş altı (grup I) ve 40 yaş üstü (grup II) olarak ikiye ayrıldı. İstatistiki değerlendirme bu iki grup arasında yapıldı. Grup l'de 51 olgu (yaş ortalaması: 35±4.5 yıl, erkek/kadın:8/2), grup ll'de 63 olgu (yaş ortalaması: 54.6±12 yıl, erkek/kadın :9/l) vardı. Plevral sıvı, pulmoner kitle, ve hiler genişleme her iki grupta da en sık görülen radyolojik bulgu olmasına karşın, pulmoner kitle yaslı grupta daha belirgindi (p

Pulmonary neoplasms are rarely encountered in young adults and there have been limited knowl-edge regarding the clinical features and prognosis in these patients. We evaluated the data including age, sex, symptoms, smoking status, radiological find-ings, histological subtype .and stage of the patients having the diagnosis of primary lung cancer. The statistical analyses were performed between study groups whom were allocated into two according to their age: group I: '£40 years (51 patients, male/female:8/2, aged 35+4.5 years) and group II: >40 years (63 patients, male/female:9/1, aged 54.6+12 years). Pleural effusion, pulmonary mass, h i la r and mediastinal enlargement and parenchyma! infiltration were the leading radiological findings in both groups where pulmonary mass was more prominent in older patients (p