ULUSLARARASI HAVA YOLU TAŞIMASINA İLİŞKİN BELİRLİ KURALLARIN BİRLEŞTİRİLMESİNE DAİR ANTLAŞMA (MONTREAL KONVANSİYONU) – RESMİ ÇEVİRİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER VE ALTERNATİF BİR ÇEVİRİ

Uluslararası Hava Yolu Taşımasına İlişkin Belirli Kuralların Birleştirilmesine Dair Antlaşma ya da kısa adıyla Montreal Konvansiyonu, dünya genelinde yüz otuzun üstünde ülkenin taraf olduğu, sivil havacılığa ilişkin en önemli hukuki düzenlemelerden biridir. Hava yolu ile gerçekleştirilen uluslararası nitelikte taşıma sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar açısından temel kaynak kabul edilebilecek Konvansiyon, ülkemiz tarafından da kabul edilerek, 2011 yılında yürürlüğe girmiştir. Her ne kadar, Montreal Konvansiyonu ülkemiz tarafından onaylanmasının ardından Resmî Gazete’de yayınlanan bir çeviri ile Türkçeye tercüme edilmişse de, bu resmi çeviri metninde birtakım hatalar, eksiklikler ve bazı anlatım bozuklukları bulunmaktadır. Her ne kadar resmi çeviri metninin, Montreal Konvansiyonu’nun aslı karşısında hukuki bağlayıcılığı bulunmasa da, uygulamada çoğu zaman bu çevirinin ilk başvuru kaynağı olacağı söylenebilir. İşte, bu çalışma ile Konvansiyonun aslına uygun şekilde tercüme edilmiş alternatif bir Türkçe metin sunmak amaçlanmaktadır. İki kısımdan oluşan çalışmanın ilk bölümünde resmi çevirideki hata ve eksiklikler kısaca değerlendirilerek çalışmanın gerekçeleri üzerinde durulacaktır. İkinci bölüm ise Konvansiyonun İngilizce aslı esas alınarak dilimize tercüme edilen çevirisinden müteşekkildir.

Convention for the Unification of Certain Rules for International Carriage by Air (Montreal Convention) – Thoughts on Official Translation and an Alternative Translation

Convention for the Unification of Certain Rules for International Carriage by Air, or the Montreal Convention in short, is amongst the most important international instruments regulating the civil aviation. With more than one hundred and thirty state parties, the Convention can be regarded as the essential legal source governing the contracts for the international carriage by air and subsequent Turkey’s ratification to the Convention, it has been in force in Turkey since 2011. Although the convention text has been translated in Turkish language and duly published in the official gazette following to Turkey’s ratification, the translated text contains certain errors and ambiguities. Whilst, this translation is not legally binding over the original text, it is difficult to deny that it will frequently be referred by the practitioners. This study intends to provide an alternative text in Turkish language. To this end, the first part of the study highlights the shortcomings of the official translation and the second part aims to provide an alternate rendition of the text based on the Convention’s original text in English language.

___