Bu makalede, Avrupa’daki ulusal özel hukukların uluslararasılaşmasının arkasındaki nedenler ve güçler incelenmiştir. Çalışmada, Avrupa Topluluğu özel hukukuna, ana mevzuatı ile birlikte, direktiflere ve Malların Uluslararası Satım Sözleşmeleri Hakkındaki Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ne (CISG) yer verilmiştir. Makale, Ole Lando’nun yardımıyla Avrupa Sözleşmeler Hukuku Komisyonu tarafından geliştirilen “Avrupa Sözleşmeler Hukuku Prensipleri”ni ve UNIDROIT’da Michael Joachim Bonell tarafından yönetilen uluslararası bir grubun yayımladığı “Uluslararası Ticari Sözleşmeler Prensipleri”ni konu edinmiştir. Bu çalışmayla, özel hukuk ile kamu hukuku arasındaki ayrımın uluslararası hukuk ve ekonomi tarafından desteklenen ve giderek artan delilleri gösterilmeye çalışılmıştır. Bu süreç sadece Avrupa’ya münhasır değildir; ancak Avrupa Birliği’nin politik kurumları ve Avrupa Adalet Divanı yargılaması nedeniyle en fazla Avrupa’da hissedilmektedir. Üye devletlerin egemenlik yetkilerini AB’ye devretmeleri benzersiz bir olaydır. Avrupa Topluluğu paradigması, “bağımsız devletler federasyonu” nosyonuna uygun olarak, ticari borç senedi yaratma yetkisini kullanarak oluşturulmuş ve geliştirilmiştir. Bu yeni işbirliği modeli, egemenlik kaybına, çok taraflılığa, devlet faizlerine ilişkin davalarda özel hukuk kurumlarına üstünlük tanınmasına ve yüksek refah önceliğine neden olmuştur

The present article analyses the phenomena and forces behind the internationalisation of Europe’s national private laws. It covers European Community private law with its main instrument, directives, and the internationally successful United Nations Convention on Contracts for the International Sale of Goods (CISG). As far as non-binding academic instruments are concerned, the article deals with the “Principles of European Contract Law” developed by the Commission on European Contract Law under the auspices of Ole Lando, as well as with the “Principles of International Commercial Contracts” issued by an international group led by Michael Joachim Bonell at UNIDROIT. The article seeks to show that there is an increasing evidence of a separation of state and private law, which is supported by international law and economics. This process is not limited to Europe as such, although the denationalisation of private law – through the European Union’s political institutions and the judicature of the European Court of Justice – is most noticeable here. The transfer of Member States’ sovereign powers to the EU is unprecedented. The paradigm of the European Community was formed and developed in keeping with the notion of a “federation of free states” using the power of trade in creating bonds, just like Immanuel Kant has advanced in “Toward Perpetual Peace” (1795). This new model of cooperation is marked by a loss of sovereignty, multilateralism, the preference for civil instruments in the pursuit of state interests and the primacy of increased prosperity