Kur'an Öncesi Arap Toplumunun Örf ve Adetlerini Bilmenin Kur'an'ı Anlamadaki Rolü: Kurban Örneği (II)

Kuran-ı Kerim’in toplumu inşasında meydana getirdiği yeniliklerin ve gerçekleştirdiği değişim ve dönüşümün kavranabilmesi için nazil olduğu toplumun insani ve sosyal değerlerinin tanınması ve bilinmesi gerekmektedir. Bu da Kur’an öncesi cahiliye toplumunun kültürel kodlarının bilinmesi ile mümkündür. Kur’an’daki kurban ibadetinin daha iyi anlaşılabilmesi için cahiliye dönemindeki örf ve adetlerin bilinmesi gerekir. Kur’an-ı Kerim kurban ibadetini ilk insanla başlatıp tarihin değişik kesitlerinde varlığına dikkat çekerek bunun “şeair”, sembol olma özelliğine vurgu yapar Kur’an-ı Kerim nazil olduğu ortamın bazı adetlerini ibka etmiş bazılarını yeniden düzenlemiş, bazılarını da ilga etmiştir. Yeniden düzenleyerek devam ettirdiği ritüellerden biri de kurban uygulamasıdır. Kurbanlar İslam öncesi putlar için kesilirken, Kur’an-ı Kerim bunu “tevhidi anlayışa” uygunluk sürecine yerleştirerek Allah adına kesilmesini temin etmiştir. Yine İslam öncesi putlar için kesilen kurban etleri zayi olurken Kur’an-ı Kerim’in topluma getirdiği “ahiret anlayışı” ile bunu imkânı olmayanlara verilmesini temin etti. Kur’an-ı Kerim’in getirdiği bir başka husus da kurbanın “takva” esası üzerine oturtulmasıdır. Cahiliye döneminde kurban edilmesi boğazlanarak değil, putlara adanarak kutsallık ve dokunulmazlık kategorisine dâhil edilen bahire, sâibe, vasile, hamî şeklinde uygulamalar da mevcuttu. Bunlar Kur’an-ı Kerim tarafından yürürlükten kaldırılan uygulamalardır