Pusulasız bir halde girdik yeni yüzyıla…

“Burada söz konusu olan ne bir binyıldandiğerine geçerken hissedilen akıldışı sıkıntılar, ne de değişimdenödü patlayanların ya da değişim hızından korkanlarınezelden beri ortaya attıkları, durmaksızın yinelediklerilanetler. Benim derdim bambaşka; Aydınlanma Çağı’nınbocaladığını, zayıfladığını ve kimi ülkelerde sona ermeküzere olduğunu gören bir Aydınlanma yanlısının; birzamanlar özgürlüğün, dünyanın tamamına yayılmaktaolduğuna inanan, şimdiyse ona yer olmayan bir dünyanınbiçimlendiğini gören, eli kolu bağlı biçimde fanatizmin, şiddetin,dışlamanın ve umutsuzluğun yükselişine tanık olanbir özgürlük tutkununun; her şeyden önce de, aslında sadece,pusuda bekleyen yok oluşa boyun eğmek istemeyen biryaşam aşığının endişeleri benimkiler”(1).Bu endişeleri taşıyanlar için “sanat” bir pusula olabilirmi?
Anahtar Kelimeler:

-