Spontan Preterm Doğumun Öngörülmesinde Serviks Uzunluğunun Longitudinal Takibi

Amaç: Preterm doğum açısından düşük risk grubunda bulunan gebelerde gebelik boyunca takip edilecek servikal uzunluk ölçümlerinin spontan preterm doğumun öngörülmesinde yerini araştırmak Gereç ve Yöntem: Şubat 2004 – Eylül 2006 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Polikliniğine başvuran, preterm doğum açısından düşük riskli 57 gebe 13-36. gebelik haftaları arasında servikal uzunluk değişiklikleri açısından iki haftalık aralıklarla transvajinal ultrasonografi ile takip edildi. Saptanan hunileşme varlığı ayrıca not edildi. Servikal uzunlukları 30 mm’nin altında olan hastalar iki gruba randomize edilerek bir gruba profilaktik tokoliz amaçlı nifedipin uygulandı. Bulgular: Çalışma kapsamındaki gebelerin %89.5’i 37. gebelik haftasının üzerinde, %10.5’i preterm doğum yaptı. 13-36. gebelik haftaları arasında 2 haftalık aralıklarla ölçülen serviks uzunluğu haftalar boyunca tüm gebelerde anlamlı olarak azalma göstermekle beraber (p<0.001), bu azalma preterm doğum yapan gebelerde termde doğum yapanlardan farklı değildi (p=0.79). Serviks uzunluğu 30 mm’nin üzerinde ve altında olan hastalarda preterm doğum oranları farklı bulunmadı (p=0.60). Servikal uzunlukları 30 mm’nin altında olup profilaktik nifedipin tedavisi verilen hastaların ortalama doğum haftası ile tedavi verilmeyen hastaların ortalama doğum haftasında fark yoktu (p=0.47). Servikal hunileşme saptanan ve saptanmayan hastaların arasında da preterm doğum oranları açısından farklılık belirlenmedi (p=0.46). Sonuç: Preterm doğum açısından düşük risk grubunda olan gebelerde servikal uzunluk ölçümleri spontan preterm doğumu öngörmekte faydalı değildir. Ayrıca servikal kısalma saptanan hastalarda nifedipin ile profilaktik tokoliz etkili bulunmamıştır.

Longitudinal Follow-up of Cervical Length For Prediction of Spontaneous Preterm Delivery

Objective: To investigate the usefulness of cervical length measurements to be obtained throughout pregnancy in predicting spontaneous preterm delivery in women at low risk for preterm birth. Materials and Methods: Fifty seven pregnant women at low risk for preterm birth presenting to the outpatient clinic of the Department of Obstetrics and Gynecology of Uludag University, Bursa, Turkey, were followed up by transvaginal ultrasonography for changes in cervical length at two-week intervals from 13 to 36 weeks of gestation. Any cervical funneling observed with ultrasonography was also recorded. Patients with a cervical length less than 30 mm were randomized to two groups, one of which received prophylactic nifedipine for tocolysis. Results: Delivery occured at term in 89.5% of patients entered into the study, and preterm in 10.5%. While the cervical length measured at two-week intervals showed a statistically significant decrease between 13 and 36 weeks of gestation in all patients evaluated (p<0.001), this decrease was not different between patients who delivered at term or preterm (p=0.79). The rate of preterm birth did not differ between patients with cervical lengths of less or more than 30 mm (p=0.60). Among pregnant patients with a cervical length of less than 30 mm, mean gestational age at delivery was not different between those who did or did not receive prophylactic nifedipine (p=0.47). No difference was observed for the rate of preterm birth among those neither with nor without cervical funneling (p=0.46). Conclusion: Measurement of cervical length is not predictive of preterm birth in pregnant women at low risk for preterm birth. Likewise, tocolysis with nifedipine is ineffective for prophylaxis in patients with cervical shortening