Bipolar Koter ve Klasik Yöntemle Yapılan Tonsilektomi Sonrası Kanama

Amaç: 2005-2009 yılları arasında kliniğimizde bipolar koter ve klasik diseksiyon yöntemiyle yapılan tonsilektomi sonrası kanama sonuçları karşılaştırıldı. Gereç ve Yöntem: 2005-2009 yılları arasında tonsilektomi yapılan 514 olgunun dosya kayıtları araştırılarak bipolar koter ve klasik diseksiyon sonrası postoperatif tonsil kanaması nedeniyle hastaneye başvuranlar incelendi. İki grup arasında postoperatif kanama günü, kanama sıklığı, preoperatif ve postoperatif kanama sonrası kan değerleri ve kanama kontrolü için yapılan girişimler karşılaştırıldı. Bulgular: Tonsilektomi yapılan 514 olgunun 196'sı bipolar koter; 318'i klasik diseksiyon yöntemi kullanılarak ameliyat edildi. Toplam 22 olguda tonsilektomi sonrası kanama ile karşılaşıldı ve girişim yapıldı. Kanama nedeniyle hastaneye başvuran hasta sayısı 514 olgunun tümünde 22 (%4.2), bipolar koterle ameliyat edilen 196 olguda 8 (%4.1), klasik yöntemle ameliyat edilen 318 olguda ise 14 (%4.4) bulundu. Olguların 6'sında tonsilektomi diyetine uyulmadığı; sert, katı gıda alımı sonrası kanamanın oluştuğu saptandı. Diğer olgularda kanamaya sebep olacak belirgin bir etken bulunamadı. Kanama olgularının 8'inin kanaması KBB servisinde, 14'ünün kanaması ameliyathanede müdahale ile durduruldu. Bu hastalara öncelikle buzlu su ile gargara ve adrenalin+lidokainli spanç ile baskı uygulandı. Kanamanın durmadığı hastalarda genel anestezi altında koterizasyon, cerrahi bağlama veya iki plika arasına Surgicell® yerleştirilip her iki plikanın sütürasyonu uygulandı. Hiçbir hastada karotid arter dallarından herhangi birini bağlama ihtiyacı duyulmadı. Üç hastaya taze donmuş plazma, 2 hastaya eritrosit süspansiyonu verildi. Sonuç: Tonsilektomi yapılan hastalarda iki teknik arasında postoperatif kanama açısından fark olmadığı saptandı. Anahtar kelimeler: Tonsilektomi, Postoperatif Kanama, Klasik Diseksiyon, Bipolar Koter

Hemorrhage After Tonsillectomy Performed by Bipolar Cautery and Classic Method

Objective: We compared the results of hemorrhages after tonsillectomy performed by bipolar cautery and classic dissection method between 2005 and 2009 at Inonu University, Faculty of Medicine, Otorhinolaryngology Head and Neck Surgery Department. Materials and Methods: Files of 514 tonsillectomy patients were checked between 2005 and 2009. Posttonsillectomy hemorrhage cases after bipolar cautery and classic dissection were assessed. We compared the day and frequency of bleedings, hematologic findings preoperative and after bleeding and the techniques used to control bleeding Results: A total of 514 cases were assigned to two tonsillectomy groups. 196 patients underwent bipolar cautery tonsillectomy, 318 patients underwent classic dissection tonsillectomy. A total of 22 postoperative tonsillectomy hemorrhage cases were intervened to control bleeding. We confirmed postoperative tonsillectomy hemorrhage at 22 (4.2%) of 514 total tonsillectomy cases, 8 (4.1%) of 196 bipolar cautery tonsillectomy and 14 (4.4%) of 318 classic dissection tonsillectomy. Six (27,2%) of all posttonsillectomy hemorrhage patients didn't obey the postoperative diet recommendations. Bleeding was idiopathic in remaining 16 (72.8%) patients. We controlled 8 of 22 posttonsillectomy hemorrhages at outpatient clinic and 14 at operation room. Hemostasis procedures we used were gargling with icy water at first, compression with a pack soaked in adrenaline+lidocaine solution, suture ligation, cauterization and suturation of both plicas after placing a piece of Surgicell®. We did not need to ligate carotid artery branches in all cases. Fresh frozen plasma was transfused to three patients and erytrhrosyte suspension to two patients. Conclusion: We found no difference between two techniques about postoperative hemorrhage.
Keywords:

-,