Hâricî Şairlerde Duygusal Eğilim: Esasları, Sınırları ve Yansımaları

Bu çalışma, Hâricî şairlerdeki duygusal eğilimi konu almıştır. Hâricî şairler, düşüncelerini savunmak için canlarını ortaya koyacak kadar fedakârlık göstermiş ve inandıkları davaya derin bir duygusal bağla bağlanmıştır. Düşüncelerine olan duygusal bağlılıkları, şiirlerindeki duygusallık edebi bir olgu haline gelmiştir. Dolayısıyla bu olgu, araştırılmayı ve gözle görülür bir şekilde ortaya koymayı hak etmektedir. Ayrıca şiirlerinde hüzün, keder ve inziva gibi duygular da sıklıkla yer verilmiştir. Düşüncelerinde aşırı olmaları nedeniyle başka insanlarla diyalog kurmaya ve onlarla ortak paydada buluşmaya yanaşmamışlardır. Dolayısıyla onlar kalabalık bir sosyal çevre içerisinde olsalar bile, fikirlerini, duygularını, inançlarını paylaşamadıkları için kendilerini yalnız, bir başına olduklarını hissetmişler ve kendilerini diğer insanlardan soyutlayarak gerçek bir tek başınalık ve yalnızlık duygusuna kapılmamışlardır. Bu durum, onları doğaya yöneltmeye, doğayı betimlemelerine ve iç duygularına doğayı ortak kılmalarına sebep olmuştur. Zalim yöneticilere ve kendilerine göre yozlaşmış topluma karşı sert bir direniş gösterip muhalif olmaları, ibadetlerinde aşırıya gitmeleri ve katı bir tutum içinde olmaları da Hâricileri, yaşadıkları toplumdan uzaklaşmasına sebep olmuştur. Bu hususlardaki kaba ve katı tavırları şiirlerine de yansımış, şiirlerinde yalnızlık, yabancı ve toplumdan farklı olma duyguları işlenmiştir. Hâricî şairlerin şiirinde kadın, dikkat çekici bir şekilde yer almış ve şiirlerinde onu zulme karşı bir araç olarak kullanmışlardır. Şiirlerinde kadının zaman zaman güzelliği dile getirilse de, onu şehvet ve bayağılıktan uzak, huzurun ve saflığın sembolü olarak kullanmışlar ve mistik bir kalıpta gösterilmişlerdir. Dolayısıyla bu da onların şiirlerinde ortaya çıkan duygusal akımın sebeplerinden biri olmuştur. Nitekim bazı araştırmacıları, duygusal heyecana sahip şiirsel tasavvurun kişiselleştirmeye dayalı olduğunu ve onunla sınırlı olarak anlaşılabileceğini ifade etmişledir. Bu görüşe sahip olanların başında, Hâricî şairlerin şiirlerini bir divanda bir araya getiren İhsan Abbas olmuştur. Yukarıda sözü edilen konuların tamamı Hâricîlerin şiirinde akıldan çok duygusal bir dille izah edilmeye çalışılmıştır. Şiirlerinin üslubu kolay, anlaşılır, demagoji ve edebî süslemelerden uzaktır. Acı ve keder içermekte, derin iç duyguları dile getirmekte ve yenilgi hissi vermektedir. Hâricî şairler tamamen psikolojik bir yöntem olarak sık sık hayvanlara, bitkilere, cansız ve soyut varlıklara insanlara ait özellikler nispet etmektedirler. Başka bir ifadeyle teşhis sanatına başvurmuşlardır. Dolayısıyla bu yöntemle muhatabın iç dünyasını etkilemeye yönelmişler ve soyut anlamları teşhis ederek uygun duyguyu uyandırmaya amaçlamışlar. Zira teşhis, ifadelerin anlamını zenginleştirmekte ve değerini artırmaktadır. Ayrıca sözü estetik, güzel ve etkili olmasını sağlamaktadır. Bu çalışma, duygusal yönelimin kökeni, onu belirleyen etkenler, yansımaları ve Hâricîlerin düşünceleri gibi konuları ele alan bir girişle başlamıştır. Girişte sözü edilen konuların her birinin tanımı yapılmıştır. Çalışma Hâricî şiirlerini, bütüncül yaklaşıma dayanarak ortaya konulmuştur. Zira bütüncül yaklaşım, birbiri ile ilintili ve eklemlenmiş birimlerin bir arada değerlendirilmesi ile öznenin niteliğinin kavranabileceğini kabul eden bir yaklaşım biçimidir. Dolayısıyla bu yöntem, şiirlerinin oluşumuna katkı sağlayan farklı yönlerini içinde barındıran bir metottur. Ayrıca bütüncül yaklaşım, Hâricî şairlerin şiirlerinin ihtiva ettikleri konuları açık ve net olarak okuyucuya aktarmakta ve şiirleri hakkında genel bir kanaat oluşturma hususunda yardımcı olmaktadır. Makale, ulaşılan verilerin yer aldığı bir sonuç kısmıyla noktalanmıştır. Okuyucu sonuçta yer alan bulgulara bakarak söze gerek duymayan verileri fark edecek veya çalışmayı zenginleştirip daha güzel hale getirecek farklı noktaları da ekleyebilecektir.

The Emotional Tendency of the Khārijite Poets: A Study in Its Origins, Determinants and Implications

The research talks about the sentimental attitude of the Khārijite poets, who sacrificed their lives in order to defend their faith, to the extent that they exaggerated it. This matter contributed to making sentimentalism a literary phenomenon in their poems. This phenomenon deserves to be examined and investigated, especially since many of these texts are full of sad constant feelings that clearly emerged in the hearts of the Khārijites, and are also full of individualism, which was evident through the poet's dialogue with himself and his addressing them within the framework of alleviating those concerns. The tendency toward nature, with its silent and moving parts, was also evident in their poetic texts, as well as employing it in their feelings. They found in it a haven for their worries and pain. The poetic texts of the Khārijites indicate their self-absorption, which came in intellectual molds whose meanings were derived from their solid faith that did not accept dialogues and discussions. In addition, this creed had sharp edges that would bleed to the touch. The sentimental attitude was also evident in their poems, which indicated their fortitude and steadfastness in fighting the worldly life represented by their tolerance of the injustice of rulers and the corruption of people. As this perseverance and patience were evident in their exaggerated worship, they gave it a large part of their lives until this matter was clearly reflected in their poetry. Among the remarkable things about the poetry of the Khārijites is the clear presence of women, as they were an aid to them in fighting oppression. Therefore, they give her mystical meaning in their poems, which was evident in their view of her as a symbol of purity far from lust and vulgarity, although this was mixed with talk about her beauty at times. All of the above is one of the most important determinants of the sentimental trend that emerged in Khārijite poems, which were similar to each other as if they were born from one womb. Therefore, the prudent reader of these poems hardly distinguishes one poem from another unless it has another characteristic that distinguishes this poet from his Khārijite peers. As evidenced by the poetry of the Khārijites, the intense emotion was charged with honesty at times, and tinged with pain and suffering at other times. It is a glowing emotion revealed by tense words that give rise to excitement and frenzy, dressed in the apparel of ease and spontaneity, far from refinement and embellishment, mixed with pain and self-refractions, and full of visions, self-introspection, and self-expression. Khārijite poets often resorted to personalization as a purely psychological process, based on influencing the recipient’s soul and stimulating his appropriate emotion by diagnosing abstract meanings and embodying them in sensory images. All of this prompted some to say: The emotional poetic imagination is understood as being based on personalization and limited to it, and this is what the Khārijite poets tended to do in their collection, which was compiled by Dr. Iḥsān ʿAbbās. Resorting to such metaphorical tools embellishes the poetic texts, increases their brightness and splendor, enhances the meaning, and makes it more clear to the reader. Perhaps the presence of the element of embodiment in the poetry of the Khārijites makes it increases the emergence of the sentimental tendency, because the self’s reassurance with sensory perceptions is stronger than its reassurance with moral perceptions; sense over time was the easiest way to know the soul and discover its content, and the most capable of expressing what is going on in it. All of this was covered by the research in its paragraphs, with an introduction and a definition of the origin of the sentimental trend, its determinants and reflections, and the doctrine of the Khārijites. It relied on the integrative approach in reading the poetry of the Kharijites, because it is an approach that accommodates the various details of the text that contributed to its construction and takes from all the approaches that help to highlight the content of the text accurately, without non-existent additions. Thus, the analysis of the text with the tools of the integrative approach becomes clearer to the reader, by adopting every linguistic, morphological, grammatical, psychological, historical, and so on tool, based on a broad critical vision of the poetic text. Then I appended the research with the most important results, to which the reader can add what enriches the saying and makes it richer.

___

  • ‘Abbâs, İhsân. Şi‘rü’l-Havâric. Beyrut: Dâru’s-Sekâfe, 2. Basım, 1974.
  • ‘Alâvne, Şerîf. Selâsetu şu‘arâ mukillûn, Ammân: Dâru’l-Menâhic, 2007.
  • ‘Alevî, Muhammed b. Ahmed et-Tabâtabâ. ‘İyârü’ş-şi‘r. thk. Abdülaziz b. Nâsır el-Mâni‘. Riyâd: Dâru’l-Ulûm li’t-Tibâa ve’n-Neşr, 1985.
  • Bağdâdî, Abdülkâhir. el-Farku beyne’l-firek ve beyânü’l-firka en-nâciye minhum. thk. Lecnetü İhyai’t-Turâsi’l-Arabî, Beyrut: Dâru’l-Âfâki’l-Cedîde, 5. Basım, 1982.
  • Bekrî, Muhammed Tevfîk. Erâcîzü’l-Arab. Kahire: Mektebetu Muhammed Mahmud Haccâc el-Ketbî, 2. Basım, 1346.
  • Câhiz, Amr b. Bahr. Kitâbü’l-hayavân. thk. Abdüsselâm Hârun. 8 cilt. Kahire: Mektebetü Mustafa el-Bâbî el-Halebî ve Evlâduh, 2. Basım, 1969.
  • Cürcânî, el-Kâdî. el-Vesâte beyne’l-Mütenebbî ve husûmih. thk. Muhammed Ebü’l-Fadl İbrahim - Ali Muhammed el-Becâvî. Kahire: Mektebetü İsâ el-Bâbî el-Halebî ve şürekâuh, ts.
  • Ebû Dîb, Kemâl. er-Rü’a’l-Mukanna‘a. Kahire: el-Hey’etü’l-Mısriyye el-Âmme li’l-Kitâb, 1986.
  • Fadl, Salâh. Şifrâtü’n-nass, dirâse simolociyye fî şi‘ri’l-kıss ve’l-kasîd. Kahire: ‘Îd li’d-Dirâsâti ve’l-Buhûsi’l-İnsâniyye ve’l-İctimâiyye, 2. Basım, 1995.
  • Ferâhîdî, el-Halîl b. Ahmed. Kitâbü’l-Ayn. thk. Mehdî el-Mahzûmî - İbrâhim es-Sâmurrâi. Kahire: Daru ve Mektebetü’l-Hilâl, ts.
  • Hüseyin Yusuf. Dilbilimsel Metin Analizi ve Tefsirine Kıyâme Suresi Örneği, Disiplinler arası dil ve edebiyat çalışmaları, Aybil Yayınevi, Konya Aralık 2020.
  • İbn Abdirabbih el-Endelusi, Muhammed. el-İkdu’l-ferîd, Kahire: el-Hey’etü’l-Âmme li Kusuri’s-Sekafe, 2004.
  • İbn Sînâ, Ebû Alî el-Hüseyn b. Abdillâh b. Alî. eş-Şifâü’l-mantık. thk. el-Eb el-Kanevâtî vd. ed. İbrahim Medkûr, Kum: Mektebetu Ayetullah el-Uzmâ el-Mer‘eşî en-Necefî, 2. Basım, 1405.
  • Kaddum, Mahmud. Zemahşerî’nin A‘cebu’l-‘aceb fî şerhi lâmiyyeti’l-‘arab Adlı eserinde Dilsel Analiz Düzeyleri. Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı 19, Cilt: 2, 2020, 793-821.
  • Kayrevânî, Hasan b. Raşîk. el-Umde fî mehâsini’ş-şi‘ri ve âdâbihi ve nakdih. thk. Muhammed Muhyiddîn Abdülhamîd. 2 Cilt. Beyrut: Dâru’l-Cîl, 5. Basım, 1981.
  • Kıtt, Abdülkadir. el-İtticâhu'l-vicdânî fi'ş-Şi‘ri’l-Arabiyyi’l-Muâsır. Kahire: Mektebetü'ş-Şebâb, 1988.
  • Kıtt, Abdülkadir. fi'ş-Şi‘ri’l-İslâmî ve’l-Ümevî. Beyrut: Dâru’n-Nahdeti’l-Arabiyye, 1979.
  • Mu‘ayta, Ahmed. el-İslâmü’l-Havâricî. Lazkiye: Dâru’l-Hivâr, 2000.
  • Müberrid, Abbâs b. Muhammed b. Mesûd el-Kureşî. Hamâsetü’l-Kureşi. thk. Hayreddin Mahmûd Kablâvî. Dımaşk: Vizâretü’s-Sekâfe, 1995.
  • Nâcî, Mecîd Abdülhamîd. el-Üsüsü’n-nefsiyye li esâlîbi’l-belâgati’l-Arabiyye. Beyrut: el-Müessesetü’l-Câmiiyye li’d-Dirâsât ve’n-neşri ve’t-tevzî‘, 1984.
  • Necefî, Abbâs b. Muhammed. Hamâsetü'l-Kureşî. thk. Hayreddin Mahmûd Kablâvî. Dımeşk: Vizâretü's-Sekâfe, 1995.
  • Nüveyrî, Şihabüddîn Ahmed b. Abdülvehhâb b. Muhammed el-Kureşî et-Teymî el-Bekrî, Nihâyetü’l-ereb fî funûni’l-edeb. 33 cilt. Kahire: Dâru’l-Kütüb ve’l-Vesâiki’l-Kavmiyye, 1423.
  • Rûmiyye, Vehb Ahmed. Şi‘runâ el-kadîm ve’n-nakdu’l-cedîd, Kuveyt: ‘Alemü’l-Ma‘rife el-Kuveytiyye, ts.
  • Satlî, Abdülhafîz. Dîvânu Ümeyye b. Ebi’s-Salt. Dımaşk: el-Matbaatü’t-Te‘âvuniyye, 1974.
  • Şâyib, Ahmed. Usulü’n-nakdi’l-Arabî. Kahire: Mektebetü Nahda el-Mısriyye. 10. Basım, ts.
  • Şehristânî, Ebü’l-Feth Muhammed b. Abdülkerîm. el-Milel ve’n-nihal. thk. Abdülemîr Ali Mihnâ - Ali Hasan Fâûr. Beyrut: Dâru’l-Ma‘rife, 3. Basım, 1993.
  • Taberî, Muhammed b. Cerîr, Târîhu’t-Taberî : Târîhu’r-rusuli ve’l-mulûk. thk. Muhammed Ebu’l-Fadl İbrahim. Kahire: Dâru’l-Ma‘rife, 2. Basım, 1967.
  • Tebrîzî, el-Hatîb. Şerhu dîvâni Ebî Temmâm. thk. Râcî Esmer. 2 cilt. Beyrut: Dâru’l-Kitâb el-Arabî. 2. Basım, 1994.
  • Tûncî, Muhammed. el-Mu‘cemü’l-mufassal fi’l-edeb. Beyrut: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 1999.
  • Yûsî, Nureddîn. Zehrü’l-ekem fi’l-emsâli ve’l-hikem. thk. Muhammed el-Haccî - Muhammed el-Ahder. ed-Dâru’l-Beydâ: Dâru’s-Sekâfe, 1981.
  • Zebîdî, Muhammed b. Muhammed b. Abdürrezzâk el-Hüseynî. Tâcü’l-arûs min cevâhiri’l-Kâmûs. thk. Heyetün mine’l-ülemâ. 40 cilt. Kuveyt: Dâru’l-Hidâye, 2001.
  • Zeyn, Ahmed vd. Dîvânu'l-Hüzeliyyîn. 3 cilt, Kahire: Dâru’l-Kütübi’l-Mısriyye, 2. Basım, 1995.