Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Kafkasya günümüzde de etnik, dinî ve kültürel anlamda bir köprü görevi görmektedir. Bölgeye Hunlar ile birlikte giren Türk unsurları asırlar boyu bu coğrafyada bulunmuş ve sistemli bir şekilde yerleşerek günümüze ulaşabilmiştir. Mezhep fark etmeksizin hep Türk unsurların elinde bulunan coğrafyayı Türk coğrafyasının bir parçası olarak kabul etmek yanlış olmaz. Özellikle Güney Kafkasya sahip olduğu yer altı ve yer üstü kaynakları sebebiyle sayısız milletin sahip olmak için çarpıştığı bir savaş alanı olmuştur. Tarih boyunca birçok kez istilalara maruz kalan Güney Kafkasya özellikle XIX. yüzyıl sonrasında Rus işgali ile birlikte etnik kimliğinden koparılmak istenmiştir. Bu bağlamda Güney Kafkasya iyi araştırılması ve anlaşılması gereken elzem coğrafyalardan birisidir.