AKP Hükümetinin Suriye Dış Politikasının 2011 Arap Baharı Sonrası Değişimi

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Suriye Arap Cumhuriyeti arasında tarihten gelen sosyal, kültürel ve dini bağlar mevcuttur. Bundan dolayıdır ki Türkiye-Suriye münasebetlerinin kökenleri Osmanlı Devleti’ne kadar gitmektedir. Tarih boyunca devam eden bu münasebetler Hatay İli’nin 1939 yılında Suriye’den Türkiye topraklarına katılmasıyla gergin bir hal almıştır. 1939’dan günümüze kadar devam eden bu gerginlikler PKK’nın eğitim kampları meselesi, Fırat Nehri’nin suyu, kaçakçılar…vb. gibi sorunlarla 2002 yılına kadar gelmiştir. Bu ilişkiler 2002 yılında iktidara gelen ve İslamcı bir kimliğe sahip olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile birlikte yeni bir döneme girmiştir. AKP hükümetinin ilk zamanlarında Suriye ile münasebetler iyileştirilmiş hatta ortak bakanlar kurulu yapılacak hale kadar gelmiştir. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Beşşar Esad’a “kardeşim” diye hitap etmiş ve iki ülke arasındaki sınırların kaldırılması bile planlanmıştır. Suriye’de 2011 yılında Arap Baharı’nın da etkisiyle Esad rejimine karşı bir direniş başlamış ve bu iç savaşta AKP hükümeti önceki eylem ve söylemlerini tamamen bırakarak Esad rejimine karşı muhalifleri desteklemiştir. Muhaliflerin üç ay gibi çok kısa bir sürede galip geleceği varsayımı üzerine bina edilen bu ani politika değişikliği uluslar arası camiada şaşkınlıkla karşılanmıştır. Bu çalışmada Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Suriye’ye yönelik dış politikasının seyri incelenerek; Suriye ile Türk hükümetinin genel problemleri aktarılacaktır. Gelinen aşamada Suriye’de yaşanan 2011 ve sonrası Arap Baharının Türkiye ile olan siyasi ilişkilere etkisi değerlendirilecektir

The Change of AKP Government’s Foreign Policy towards Syria after 2011 Arab Spring

There are social, cultural and religious relations between Turkish Republic and Syria Arab Republic. It’s because of this that the Turkey-Syria relations’ roots go back to Ottoman Empire. The relations have been going on during a long history became strained after Hatay’s being a province of Turkey while it used to be Syria’s province till 1939. These strained relations have been on stage with some problems such as PKK’s training camps in Syria, the Euphrates River’s water, smugglers…etc till 2002. These relations transformed into a new phase with Justice and Development Party’s (AKP) (with an Islamic identity) coming to rule Turkey in 2002. In the first years of AKP, these relations became so good that Turkey and Syria organized a council of ministers cabinet together. That time’s Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan addressed Esad as “my brother” and it was planned to remove the borders between the countries. In 2011 a resistance movement as a result of Arab Spring started in Syria and at this point AKP changed its politics sharply by supporting opponents. This sharp u turn policy based on the assumption that opponents will win within three months disappointed international community. In this study AKP’s foreign policy for Syria will be examined by focusing on the problems between the countries. Additional to this, the effects of Arab Spring on Turkey-Syria relations will be evaluated