TAKDİR YETKİSİNİN YARGISAL DENETİMİ

“İdarenin kanuniliği”, idareye ve faaliyetlerine kanunun hakim olması1, yönetilenlerin, idarenin keyfi eylem ve işlemlerinden korunması2 anlamına gelir. Pozitif Anayasa hukukumuza göre, kanunkoyucunun hukuken düzen-leyemeyeceği hiçbir alan yoktur. Yani, Anayasaya aykırı olmamak şartıyla her konu, kanunla düzenlenebilir. Buna, "yasama yetkisinin genelliği ilkesi" adı verilir3. Kanunkoyucu, her alanda olduğu gibi idari faaliyetler alanında da düzenlemeler yapabilir. Bu açıdan yasama yetkisinin genelliği ilkesi aynı zamanda, kanunkoyucunun, dilediği takdirde, idarenin faaliyetlerini en ince ayrıntılarına kadar düzenleyip idareyi bağlı yetki ile sınırlayabileceği anlamına da gelir4. Ancak kanunkoyucu, idarenin faaliyetlerini bütün ayrıntılarıyla önceden kesin bir şekilde düzenleyemez5. Zira buna ne çalışma Süresi, ne teknik uzmanlığı ne de ağır işleyen çalışma usûlleri el verir6.0 halde, idarenin bütün yetkilerinin bağlı yetkiler şeklinde olamayacağı açıktır.