İlk adımları 1950’lerde atılan performans sanatı, sosyo-kültürel gelişmelerin de etkisiyle tüm dünyaya yayıldı. Bu sanat türü 1960’lardan itibaren kendi sınırlarını genişleterek radikal bir biçimde sanatsal ve toplumsal konulara değinir. Performans sanatında sanat eseri, sanatçının bedeni ve seyirci ilişkisi, zaman ve mekân kavramları diğer sanatlara göre daha önce olmadığı kadar sorgulanır. Siyasi ve kültürel tabuları aşmak için sanatçı kendi bedenini kamusal alanda dahi kullanmaktan çekinmez. Performans sanatı dünyada ve Türkiye’de başlangıcından günümüze disiplinler arası bir yapıya bürünerek geldi. Son yıllarda Türkiye’de performans sanatına ve sanatçısına artan bir ilgi var ve bu alanda ürünler giderek çoğalıyor. Bu makale Nezaket Ekici’nin 2006 yılında gerçekleştirdiği bir performans sergisini performans sanatının sosyo-kültürel perspektifinde değerlendiriyor.