Netflix'in yerel orijinal dizilerinde alt yazı çevirisi: Hakan Muhafız kültürü muhafaza ediyor mu?

Son zamanlarda, çevrimiçi yayın platformları görsel işitsel yapımların dolaşımını kolaylaştırmaktadır. Bu platformlardan biri olan Netflix, dünyada 130 milyondan fazla izleyiciye ulaşmaktadır. Amerikan yapımı filmler, televizyon programları ve belgesellere ek olarak, Netflix, İspanya, Almanya, İtalya ve İngiltere’den yerel ve özgün diziler sunmaya başlamıştır. 2018 yılının Kasım ayında, Netflix ilk Türkçe özgün dizi olan “The Protector /Hakan Muhafız”ı yayınlamaya başlamıştır. Türk dizileri her ne kadar dünya çapında büyük ilgi görüyor olsa da, Netflix için üretilmiş bir Türk dizisi, tüm dünyada farklı kültürlere sahip önemli sayıda izleyiciye ulaşmak anlamına gelmektedir. Bu betimleyici çalışma, “The Protector/Hakan Muhafız”ın İngilizce altyazılarında kültürel öğelerin çevirisi açısından kaynak kültürün korunup korunmadığı ya da çeviride anlamın hedef kültüre doğru yakınlaştırılıp yakınlaştırılmadığını belirlemeyi ve Netflix tarafından altyazı çevirmenlerine önerilen Süreli Metin Biçimi Rehberi’nin çeviri sürecine etkisi olup olmadığını incelemektedir. Çalışmanın sonuçları kültürel öğelerin uluslararası izleyici için çevirmen tarafından büyük oranda yerlileştirildiğini ve Netflix ’in Süreli Metin Biçimi Rehberi’nin de belirli çeviri kararları konusunda iyileştirmelere ihtiyacı olmasının yanı sıra hedef kültür odaklı bir yaklaşıma sahip olduğunu göstermektedir. Gelecekte bu dizinin diğer dillerdeki altyazı çevirilerinin karşılaştırmalı analizine ve diğer yerel ve özgün Netflix dizilerinin başka dillerdeki altyazı çevirilerine odaklanacak çalışmalar, bu çalışmada bahsi geçen konulara dair fikir alışverişi için verimli bir platform sağlayacaktır.

Subtitling in local original series of Netflix: Is “The Protector” protecting culture?

Recently online streaming platforms have facilitated the circulation of audiovisual products. Amongthese, Netflix reaches more than 130 million viewers around the world. In addition to a variety ofAmerican movies, TV shows, and documentaries, Netflix has started to offer local original series fromSpain, Germany, Italy, and the U.K. In December 2018, Netflix released its first original series inTurkish entitled “The Protector”. Though Turkish soap operas have been drawing great interestaround the world lately, a Turkish series produced for Netflix means reaching considerable numberof viewers from different cultural backgrounds. The following descriptive study aims to examineEnglish subtitles of “The Protector” in terms of cultural references to determine if the ‘source culturaltone’ is preserved or the meaning is brought closer to target culture for the sake of providing anaudience friendly subtitling and whether the Timed Text Style Guide offered to subtitlers by Netflixaffects the subtitling process. Results showed that cultural references were highly domesticated bythe subtitler for the international audience and Timed Text Style Guide provided by Netflix was alsoseen to have a target language oriented approach while requiring improvements in certain translationchoices. Future studies focusing on a comparative analysis of subtitles of this show in other languagesand the subtitling of other local Netflix original series in other languages may provide a fruitfulplatform for the exchange on the issues discussed.

___