Hattat bir şair: Sa’yî Çelebi ve gazelleri

16. yüzyıl Osmanlı Devleti’nin askerî, siyasî, ilmî yönden zirveye ulaştığı bir asırdır. Bu yüzyılda özellikle Kanuni Sultan Süleyman döneminde her alanda olduğu gibi edebiyat alanında da ilerlemeler kaydedilmiştir. Birçok şairin yetiştiği yüzyılda başka mesleklere sahip şahsiyetler, şiir alanında da kendini göstermiştir. Hekim, müderris, nakkaş, elçi, vezir, ressam gibi mesleklere sahip olup şairlikle de meşgul olan kişiler mevcuttur. Bu yüzyılda hattatlıkla iştigal edip ayrıca şairlik yapan elli sekiz şahsiyet tespit edilmiştir. Bu şairlerden birisi de Memikzâde Ramazan Sa’yî Çelebi’dir. Sa’yî Çelebi’nin asıl mesleği hattatlıktır. Şair, özellikle nestalik yazıda eşi ve benzeri olmayan usta bir hattattır. Bu mesleğinin yanında, kâtiplik ve kadılık görevlerinde Osmanlı Devleti’nin çeşitli vilayetlerinde görevlerde bulunmuştur. Çelebi’nin edebiyatımızı ilgilendiren yönü, onun genellikle âşıkâne tarzda yazdığı gazelleridir. Bu gazellerin yanı sıra rindâne ve şuhâne muhtevalı şiirlere de şair eserinde yer vermiştir. Beyitlerinde yaptığı teşbihlerle hayal gücünün zenginliğini ortaya koyan şair, eserinde kırk beş gazel kaleme almıştır. Çalışmanın ilk bölümünde şairin hayatı, edebî kişiliği hakkında bilgi verilmiş, gazelleri üzerine incelemeler yapılmıştır. Şairin gazellerindeki aruz vezinleri tespit edilerek, bu vezinlerin kullanım sıklığı üzerinde durulmuştur. Ayrıca şiirlerindeki kafiye ve redifler de incelenerek gazellerin şekil özellikleri verilmiştir. İkinci bölümde ise şairin şiirleri günümüz Türkçesine transkribe edilmiştir. Çalışmada divan şiirinin inceliklerine hattat bir şairin mısralarından bakılmıştır.

A calligrapher poet: Sa'yî Çelebi and its gazels

The 16th century is a century in which the Ottoman Empire reached its peak in terms of military, political and scientific aspects. In this century, especially during the reign of Suleiman the Magnificent, progress was made in the field of literature, as in every other field. In the century when many poets grew up, personalities with other professions also showed themselves in the field of poetry. There are people who have professions such as physicians, professors, muralists, ambassadors, vizier, painters and are also engaged in poetry. Fifty-eight figures who were engaged in calligraphy and also poets in this century have been identified. One of these poets is Memikzâde Ramazan Sa'yî Çelebi. Sa'yî Çelebi's main profession is calligraphy. The poet is a master calligrapher who has no equal, especially in nestalik writing. In addition to this profession, he served as a clerk and judge in various provinces of the Ottoman Empire. The aspect of Çelebi that concerns our literature is his ghazals, which he usually wrote in amorous style. In addition to these ghazals, the poet also included poems with the content of rindâne and Şuhâne in his work. The poet, who reveals the richness of his imagination with his similes in his couplets, wrote forty-five ghazals in his work. In the first part of the study, information was given about the poet's life and literary personality, and studies were made on his ghazals. The aruz prosody in the poet's ghazals were determined and the frequency of use of these prosody was emphasized. In addition, the rhyme and redifs in his poems were examined and the shape characteristics of the ghazals were given. In the second part, the poems of the poet were transcribed into today's Turkish. In the study, the intricacies of divan poetry were examined from the lines of a calligrapher poet.

___

  • Açıkgöz, N. (hzl.) (2017). Riyâzü’ş-Şu’arâ (Tezkiretü’ş-Şu’ârâ). Ankara : Kültür Bakanlığı e-kitap: https://ekitap.ktb.gov.tr/Eklenti/54137,540229-riyazu39s-suarapdfpdf.pdf?0 [Erişim Tarihi: 17.01.2022]
  • Akbayar, N. (hzl.) (1996). Sicill-i Osmanî. İstanbul : Tarih Vakfı Yurt Yayınları.
  • Büyükkarcı Yılmaz, F. (2014). Divan Edebiyatında Nakş ve Nakkaş 1: İlk Yüzyıllar. Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi 12. S. 13-28.
  • Canım, R. (2016). Divan Edebiyatının Kaynakları. İstanbul : Akıl Fikir.
  • Canım, R. (hzl.) (2018). Lâtîfî Tezkiretü’ş-Şu’arâ ve Tabsıratü’n-Nuzamâ. Ankara : Kültür Bakanlığı e-kitap:https://ekitap.ktb.gov.tr/Eklenti/60327,latifi-tezkiretus-suara-ve-tabsiratun-nuzamapdf.pdf?0 [Erişim Tarihi: 20.12.2021]
  • Derman, Ç. (1989). Altın Ezme. İslâm Ansiklopedisi (Cilt 2, s. 537).içinde İstanbul : TDV.
  • Dilçin, C. (2011). Divan Şiiri ve Şairleri Üzerine İncelemeler. İstanbul : Kabalcı.
  • Gazaliyyât. Milli Kütüphane Yazmalar Kolleksiyonu, Demirbaş No : 06 Mil Yz A 6803/2.
  • İsen, M. (hzl.) (1999). Latîfî Tezkiresi. Ankara: Akçağ.
  • Karatay, H. (2008). Hattat Divân Şairleri. Ankara : Akçağ.
  • Kılıç, F. (hzl.) (2010). Meşâ‘irü’ş-Şu‘arâ. İstanbul : İstanbul Araştırmaları Enstitüsü.
  • Koç, M. (hzl.) (2014). Tuhfe-i Hattâtîn Müstakimzâde. İstanbul : Klasik.
  • Kutluk, İ. (hzl.) (1997). Beyâni Tezkiretü’ş-Şuarâ. Ankara : Türk Tarih Kurumu.
  • Mengi, M. (2006). Eski Türk Edebiyatı Tarihi. Ankara : Akçağ.
  • Onay, A. T. (2000). Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar ve İzahı. Ankara: Akçağ.
  • Pakalın, M. Z. (2004). Danişment. Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü (Cilt I, s.393). içinde İstanbul: MEB
  • Pakalın, M. Z. (2004). Musahip. Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü (Cilt II, s.583). içinde İstanbul: MEB
  • Pala, İ. (2007). Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü. İstanbul : Kapı.
  • Solmaz, S. (hzl.) (2005). Ahdî ve Gülşen-i Şu’arâsı. Ankara : AKM.
  • Sungurhan, A . (hzl.) (2017). Kınalızâde Hasan Çelebi, Tezkiretü’ş-Şu’arâ. Ankara: Kültür Bakanlığı e kitap: https://ekitap.ktb.gov.tr/Eklenti/55834,kinalizade-hasan-celebipdf.pdf?0 [Erişim Tarihi: 19.12.2021]
  • Şemsettin Sâmî (1894). Kâmûsu’ı-A’lâm. İstanbul : Mihran Matbaası.
  • Şentürk, A. A. (2019). Osmanlı Şiiri Klavuzu. İstanbul: Dün Bugün Yarın.
  • Taşağıl, A. (1998). İslâm Ansiklopedisi (Cilt 18, s. 251-253). İstanbul: TDV.
  • Tökel, D. A. (2000). Divan Şiirinde Mitolojik Unsurlar. Ankara : Akçağ.