Türk Mevzuatının Ülkeaşcı Etkileri

Devletlerin kural koyma yetkisi, ülkesellik, kişisellik, pasif vatandaşlık, evrensel yetki ve ülke güvenliği gibi ilkelere dayanmaktadır. Kural koyma yetkisi devletin ülkesi ile sınırlı olsa da bir kanun veya kuralın uygulama alanı ülke aşıcı bir şekilde belirlenebilir. Bu konudaki yoğun tartışmalara rağmen, bir devletin kendi kanunlarının uygulama alanını kendi ülkesi dışında etkili olacak şekilde belirlemesi milletlerarası hukukun ihlali olarak değerlendirilmemektedir. Uluslararası Daimî Adalet Divanının Bozkurt-Lotus davasında vermiş olduğu karar objektif ülkesellik ve bunun ekonomi hukuku alanındaki yansıması olan etki doktrininin dayanağı olarak kabul edilmektedir. Devletler ülkeleri üzerinde etkisi olan eylem ve işlemlere kendi kanunlarını ve diğer düzenlemelerini ülke aşıcı şekilde uygulayabilir. Objektif ülkesellik ilkesi, dolayısıyla etki kriteri bir devletin kendi kanunlarını ve diğer düzenlemelerini yurt dışında bulunan kişi ve orada gerçekleşen olaylara uygulamasının tek dayanağı değildir. Devletler bazen pasif vatandaşlık ilkesine, bazen ülke güvenliği ilkesine veya diğer ilkelere dayanarak ülkeaşıcı bir şekilde kural koyma yetkisini kullanabilir. Türk hukukunda, kanunların ya da diğer mevzuatın uygulama alanının ülke aşıcı olarak açık bir şekilde belirlendiği durumlara nadiren rastlanmaktadır. Bir düzenlemenin uygulama alanının ülke aşıcı olup olmadığı, kuralın amacı göz önüne alınarak yorum yoluyla tespit edilmektedir. Ülkeaşıcılık rekabet, kişisel verilerin korunması, yolsuzlukla mücadele ve sermaye piyasası gibi pek çok alanda ortaya çıkabilir. Türk hukukunda ülke aşıcı etkileri olan kanun ve diğer düzenlemelerden bazıları bu çalışmada ele alınmıştır.

Extraterritorial Implications of Turkish Legislation

Prescriptive jurisdiction of states is based on principles such as territoriality, nationality, passive nationality, universality, and protection. Although jurisdiction to prescribe is limited to the territory of the relevant State, geographic scope of application of any legislation can be determined in an extraterritorial manner. Regardless of the intense discussions on this issue, extraterritorial prescriptive jurisdiction is not considered a violation of international law. Decision of the Permanent Court of International Justice which was rendered in the SS Lotus case was accepted as the basis for objective territorialityprinciple and effect doctrine. In other words, States can exercise prescriptive jurisdiction for acts and conducts committed abroad that have an impact on their countries. Principle of objective nationality and effect doctrine are not the only basis for the application of legislation of a state to the conducts taking place abroad or persons living in another country. A state can also exercise extraterritorial prescriptive jurisdiction relying on the principle of passive nationality, protection principle or another basis. In Turkish law, geographic scope of application of an act and other legislation are rarely determinedexpressly on an extraterritorial basis. The extraterritoriality of any rule is defined by interpretation taking into account the purpose of the relevant rule. Extraterritorial application or implication of Turkish law can be seen in various areas such as legislation on anti-trust, personal data protection, anti-corruption, and securities. In addition to legislations regarding these issues, other legislations that have extraterritorial scope of application in Turkish law are discussed in this study.

___

  • Aksar Y, Teoride ve Uygulamada Uluslararası Hukuk (2nd edn, Seçkin 2013).
  • Baş S, İçeriden Öğrenenlerin Ticareti Konusundaki Düzenlemelerin Ülke Dışı Uygulanabilirliği, (Sermaye Piyasası Kurulu 1999).
  • Cassese A, International Law (2nd edn, Oxford 2005).
Public and Private International Law Bulletin-Cover
  • ISSN: 2651-5377
  • Yayın Aralığı: Yılda 2 Sayı
  • Başlangıç: 1981
  • Yayıncı: İstanbul Üniversitesi