BİR CÜMLENİN İZİNİ SÜRMEK: ŞERHU’L-AKÂİD HÂŞİYELERİNDE KELAM-FELSEFE İLİŞKİSİ

Oluşum ve gelişim seyri dikkate alındığında her ilmî disiplinin kendi dışında yer alan disiplinlerle ilişki kurması doğal bir süreçtir. Ancak söz konusu ilişkinin disiplinlerden biri için fazlaca ilerlemesi, ilmî özgünlük açısından var olan doğal ilişkinin seyrinin değiştiğinin, ilişkideki doğallığın sorunsallığa evrildiğinin göstergesidir. İslamî ilimler içinde tarihsel seyri açısından kelamın kendi dışında yoğun iletişim kurduğu ilimlerin başında felsefe yer alır. Bir mütekellim olarak Teftâzânî, kelam ve felsefe arasındaki ilişkinin boyutlarına dikkat çeken ilk isimlerden biridir. Nesefî’nin akâidine yazdığı, Şerhu’l-Akâid olarak bilinen meşhur eserinde, kelam kitaplarının semiyât bahisleri olmaksızın artık bir felsefe kitabından ayırt edilemeyecek bir konuma geldiğini açıkça ifade eder. Bu çalışmada kelam ve felsefe ilişkisi bağlamında Teftâzânî’ye ait ifadelerin, kendinden sonraki süreçte şerhi üzerine yazılan, özellikle Hayâlî, Kestelî, Isâm ve Molla Ahmed haşiyelerinde nasıl ele alındığı, bu eserlere ne şekilde yansıdığı ve kelam ve felsefe ilişkisinin hangi açılardan değerlendirildiği konu edilecektir.
Anahtar Kelimeler:

Kelam, Felsefe, Şerh, Haşiye

THE RELATIONSHIP BETWEEN KALAM AND PHILOSOPHY IN POSTSCRİPTS OF SHARH AL-AQAID

Considering the process of scientific formation and development,  the relation of every scientific discipline with other disciplines is a natural situation, but problems come out when a science is affected from another so much in terms of its disciplinary difference. In this context, philosophy is the main discipline for kalam within Islamic studies. It is known as a matter of fact that Kalam intensely contacted to philosophy in its historical period. Taftazani as a muslim theolog is the first scholar who points out the sophictical dimensions of this relation between both disciplines. He wrote a comprehensive sharh on Aqaid al-Nasafi and it firstly comes to mind as said Sharh al-Aqaid. In the book, Taftazani clearly stated that if someone read the books related kalam, he couldn’t separate them from philosophical books. This paper aims to clarify Taftazani’s statements in his sharh, what these mean in the postscripts (Khayâlî, Kastalî, ‘Isâm and Molla Ahmad) written after him. Thus, we will be evaluated the relationship between kalam and philosophy as taking into account their explanations. 

___

  • Cüneydî, Molla Ahmed, Haşiyetü Molla Ahmed, c. I, “Mecmûatü’l-Havâşî el- Behiyye ala Şerhi’l-Akâidi’n-Nesefiyye” İçinde, nşr. Abdulkerim, Mektebe-i İslamiyye, yy. 1390 (h.), I-III.
  • Cürcânî, Seyyid Şerîf, Şerhu’l-Mevâkıf, tas. Mahmut Ömer ed-Dimyati, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut 1998, I-VIII.
  • Gazzâlî, Ebu Hamid Muhammed b. Muhammed, el-Mustasfa, çev. Yunus Apaydın, Klasik Yayınları, İstanbul 2007, I-II.
  • Hayâlî, Ahmed, Haşiyetü’l-Hayâlî ala Şerhi’l-Akâid, (Mecmûatü’l-Havâşî el- Behiyye ala Şerhi’l-Akâidi’n-Nesefiyye içinde), I.
  • İbiş, Fatih, “Eş‘arî Kelâmının Dînî, Hissî ve Felsefî Karakteri Üzerine”, Pamukkale Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, I/2 (2014), s. 34-47.
  • İbn Haldûn, Abdurrahman, Mukaddime, el-Matbaatü’l Behiyyetü’l Mısriyye, Mısır Tsz.
  • Îcî, Adudüddin, el-Mavâkıf fî İlmi’l-Kelam, Mektebetü’l-Mütenebbi, Kahire Tsz.
  • İsferâyînî, Ebu İshak Isâmüddin İbrahim b. Muhammed b. Arabşah, Haşiyetü ala Şerhi’l-Akâid, (Mecmûatü’l-Havâşî el-Behiyye ala Şerhi’l-Akâidi’n-Nesefiyye içinde), III.
  • Kestelî, Muslihuddin Mustafa, Haşiyetü’l-Kestelî ala Şerhi’l-Akâid, Salah Bilici Kitabevi, İstanbul Tsz.
  • Kul Ahmed, Muhammed b. Ahmed b. Hıdır, Haşiyetü Kul Ahmet ala Haşiyeti’l-Hayâlî ala Şerhi’l-Akadi’n Nesefiyye, (Mecmûatü’l Havâşî el-Behiyye ala Şerhi’l-Akâidi’n-Nesefiyye içinde), II.