Türkiye’de Kalkınmaya Yönelik Ekonomik Politikalara Eleştirel Bir Bakış

Kalkınma kavramı, büyüme kavramından daha geniş kapsamlı bir kavram olup, azgelişmiş bir toplumun ekonomik yapısındaki değişikliklerle birlikte sosyal, kültürel ve siyasal yapıların da meydana gelen değişimi de ifade etmektedir. İktisadi büyüme ise, bir ülkenin genellikle bir yıl içinde üretim hacminde veya reel gayrisafi yurtiçi hasılasında görülen ve rakamsal olarak ölçülebilen artışları ifade eder. Kalkınmada kendiliğinden meydana gelecek değişmelere önceden müdahale edilerek bunların yönlendirilmesi söz konusu iken, büyümede bir müdahale söz konusu değildir. Cumhuriyetin kuruluşundan gönümüze kadar geçen yüzyıllık bir süre içinde kamu kesimi ile kalkınma çabaları genel olarak iki döneme ayrılabilir. Birinci dönemde ekonominin kapasitesi de zorlanarak ciddi kalkınma ve gelişme girişimlerinin yapıldığı söylenebilir. Ayrıca bu dönemde ekonomik gelişme ile birlikte sosyal kalkınmaya da özen gösterilmeye çalışılmıştır. İkinci dönemde ise kalkınma ve yatırım çabaları daha çok piyasanın kendi şartlarına bırakılarak, özel kesimin gelişimi ile birlikte kalkınmanın sağlanabileceği görüşü benimsenmiştir. Bu çalışmada, kalkınma ve büyüme ilişkisi üzerinde durularak, son yıllarda ekonomik gelişmeleri ile öne çıkan ve çekim merkezi haline gelmeye başlayan özellikle Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya ve gelişmiş bazı dünya ülkelerinin insani gelişme göstergeleri ve rekabet gücü açısından Türkiye ile karşılaştırarak Türkiye ekonomisi ile ilgili değerlendirmeler yapılmaya çalışılacaktır.

A Critical Look for Economic Development Policy in Turkey

The concept of development is broader than growth and refers to the change in the economic structure of an underdeveloped society, as well as to change its social, cultural and political structures. Economic growth is a real increase in a country's production capacity or real gross domestic product, which can be measured quantitatively. There is no intervention in growth, while the changes that occur spontaneously in the development will be intervened and directed. Growth does not necessarily require structural change in that economy. The public sector and development efforts can be divided into two periods, from the establishment of the Republic to the present. In the first period, the capacity of the economy is also challenged and serious development and development initiatives can be made. In this period, social development was tried to be taken care of together with economic development. In the second period, the development and investment efforts were mostly left to the market conditions and the development of the private sector was adopted. In this study ,, development and emphasis on growth relationship, highlighted by the economic developments in recent years and started to become a center of attraction especially China, Russia, India, Brazil and some advanced countries of the world by comparing human development indicators and Turkey in terms of competitiveness with Turkey's economy related evaluations will be made.

___