ÜNİVERSİTE FİKRİ

İnsanların “idealler” ve “amaçlar” dedikleri şeylerin hiçbir zaman insa-noğlu’nun davranışlarının kaynağı olmadığı benim favori teorilerimden biridir. Amaçlar ve idealler, gerçek kaynağını belli şeyleri yapma eğilimi ve bunların nasıl yapılacağının bilgisinin oluşturduğu insan davranışının (conduct) kısaltılmış ifadeleridir. İnsanoğlu, durağan halden harekete erişilmesi planlanan bir hedef onu motive ettiğinde geçmez. Hayatta ol-mak zaten başlı başına kesintisiz aktif olma halidir. Belli aktivitelere ya-kıştırdığımız hedefler yalnızca şu ya da bu aktiviteye nasıl girişeceği-mize dair bilgimizin özetidir. Bu “Bilim” dediğimiz aktivite için de geçerlidir. Bilimsel aktivite da-ha önceden tasarlanmış bir amaç yolunda ilerleme değildir, bilimin ne-reye ulaşacağını ne bilebilir ne de hayal edebiliriz. Bilimsel aktiviteye başlamadan önce aklımızda oluşturduğumuz ve belli bir ana dek başardıklarımızı değerlendirmemize yarayacak standardı bize verecek bir mükemmel nokta yoktur. Bilim dediğimiz şeyi bir arada tutan ve ona kuvvet ve yön sağlayan şey erişilmeye çalışılan ve en baştan beri bilinen bir amaç değil, bilim insanlarının bilimsel bir araştırmanın nasıl yürütü-leceğine dair bilgileridir. Bilim insanlarının bu doğrultudaki arayışları ve amaçları yukarıda bahsi geçen bilginin içinde doğarlar, bu bilginin hari-cinde bir yerden gelip bilimsel aktivitenin bilgisine eklemlenmezler. Ör-neğin, bir aşçı işe koyulmadan önce kafasında bir turta fikri olan, aktivi-tesinin amacını da kafasındaki bu turta fikrini gerçekleştirmek olarak be-lirleyen kimseye denmez; aşçı aşçılık becerisine sahip olan adamdır, ki projeleri ve başarıları da bu beceriden doğar. Yani bir kişi hayatta bir “misyonu” olduğunu ve hareketlerinin kendisinde gördüğü bu misyon doğrultusunda şekillendiğini düşünebilir. Aslında böyle bir adamın kendisinin misyonundan doğduğuna inandığı hareketleri, nasıl davran-ması gerektiğine dair bilgisinden ve bu çizgide davranmaya çalışmasın-dan başka şeyler değildir. “Misyon” olarak adlandırdığı şey ise aslında bu bilgi ve çabanın kısa ifadesi olmaktan ibarettir.

___

  • Michael Oakeshott’ın bu makalesi ilk olarak 1950 yılında Liberal Öğrenimin Sesi: Mic-hael Oakeshott’un Eğitim Üzerine Düşünceleri [The Voice of Liberal Learning: Michael Oakeshott on Education] isimli kitapta yer almıştır. Burada çevirisinin yapıldığı şekliyle Academic Questions dergisinin Mart 2004, 17. cildinin 1. sayısında yer almıştır.