SENTİMENTALİZM’DEN GERÇEK DUYGUYA

Prufrock ve The Sacred Wood; edebiyat tarihinin en büyük modernisti T.S. Eliot’ın paradoksunu anlamamızı sağlar. Çünkü kendisi aynı zamanda en büyük “modern” muhafazakârdır. 19. yy. edebiyatını bir kalemde silmiş ve şiirde serbest nazım, yabancılaşma ve deneyselliği baş-latmış bu adam aynı zamanda 1928’lerde kendisini “edebiyatta klasikçi, politikada kralcı, dinsel inanışta Anglo-katolik” olarak tanımlayan kişi-dir. Görünürdeki bu paradoks, onun politik ve sosyal bir düşünür olarak öneminin ipuçlarını verir bize. Eliot’a göre muhafazakârlık projesi ancak parçalanmışlık, sapkınlık ve inançsızlığın hüküm sürdüğü bir devirde anlam kazanır. Dolayısıyla muhafazakârlık modern bir duruma işaret eder ve bir çeşit modernizm’dir, etkili oluşunun sırrı buradadır. Eliot, aklı geç-mişte takılı kalmış nostaljiyle – ki bu modern sentimentalizmin bir başka türüdür— bize modern dünyada ayakta kalmamızı sağlayacak cesaret ve vizyonu verecek olan hakiki gelenek arasında bir ayrım yapar.
Anahtar Kelimeler:

sentimentalizm, Roger SCRUTON

___

  • Bu yazı Roger Scruton’ın “Muhafazakâr Mürşit” başlıklı makalesinden düzenlenerek alınmıştır. Bkz. “T.S. Eliot as Conservative Mentor,” The Intercollegiate Review, Fall 2003/Spring 2004, ss. 44-54.