ANADOLU’DA YAŞATILMAYA ÇALIŞILAN AHŞAP OYUNCAK ÜRETİMİNE BİR ÖRNEK; DEDEMİN OYUNCAKLARI ATÖLYESİ

Oyuncaklar çocukların eğlenme, oyalanma ve kişisel gelişiminde önemli rolü olan objelerdir. İnsanlık tarihi ile birlikte var olduğu düşünülen oyuncaklar birçok oyunun da aracıdırlar. Arkeolojik kazılarda ele geçen buluntular oyuncakların antikçağlara kadar gidilebilen köklü geçmişleri olduğunu ortaya koymaktadır. Antik çağ yazarlarının günümüze ulaşan metinlerinden de döneme ait oyuncaklar hakkında bilgi edinmekteyiz. Oyuncaklar ayni zamanda üretildiği döneme ait birçok bilgiyi saklayan kültürel değerlerdir. Anadolu topraklarında oyuncakların varlığı hakkında arkeolojik buluntulardan hareketle Kalkolitik Çağ’a kadar inilebilmektedir. Devamında Tunç Çağı, Hitit, Frig ve diğer medeniyet dönemlerine ait oyuncak üretimleri kesintisiz devam etmiştir. Türklerin Anadolu topraklarına yerleşmesi ile birlikte kendi kültürleri ve Anadolu’daki kadim medeniyetlerin de etkisiyle oyuncak üretimi bölgesel özellikleri koruyarak devam etmiştir. Bu bağlamda oyuncak üretiminde ilk akla gelen Osmanlı Döneminin Eyüp Oyuncaklarıdır. Sanayileşme ve teknolojik gelişmeler sonucu dünya ticaretinde küresel şirketlerin medyayı ve internet ağını kullanarak etkili olması diğer birçok alandaki üretimlerde olduğu gibi yaratılan popüler kültürle birlikte kendi ürettikleri oyuncaklarını pazarlamaktadırlar. Sağlıksız malzemelerden üretilen bu tür oyuncaklar bir taraftan çocukların sağlığını diğer taraftan kültürel çeşitliliği tehdit etmektedir. Bu gelişmeler küçük ölçekli üretim yapan atölyeleri olumsuz etkilemekte ve birçoğu üretimini durdurmakta veya zor şartlar altında sürdürmeye çalışmaktadır. Bu tür üretimlerden birisi de  “Dedemin Oyuncakları Atölyesi” çalışmalarıdır. Beş kişiden oluşan atölyede dedelerinin eskiden yaptığı ahşap oyuncaklardan hareketle günümüzde çocukların tek başına oynayabileceği doğal malzemeler kullanarak oyuncaklar üretmektedirler. Bilinçli ailelerin tercih ettiği bu tür oyuncakların daha çok sayıda ebeveyne ulaşabilmesi için ülke genelinde birçok etkinliğe katılmaktadırlar.  Bu etkinliklerde oyuncaklarını daha geniş kitlelere tanıtmak ve üretimlerini çoğaltarak atölyelerini yaşatmaya çalışmaktadırlar. Bu tür atölyelerin her geçen gün çoğalması için ailelerin çocukları için doğal malzemeden üretilen oyuncaklara yönelmesi önemlidir. Toplumsal bilinçlenmenin arttırılması sağlıklı oyuncak üretimlerin çoğalmasını ve üretimlerin sürdürülerek atölyelerin yaşatılmasını sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler:

Çocuk, oyun, ahşap oyuncak

___

  • AKBULUT, Dilek. (2009). “Günümüzde Geleneksel Oyuncaklar”, Milli Folklor Dergisi, Yıl: 21, Sayı: 84, s: 182-191. BİLGİN Nuran. (1990). Folklorik Yapma Bebekçilik, Kültür Bakanlığı Halk Kültürünü Araştırma Dairesi Yayınları:140. Maddi Kültür Dizisi: 4. Ankara Üniversitesi Basımevi. FLEMİNG, Dan, (1996). “Poweplay, Toys as Popular Culture”, Manchester, Manchester University Pres. GÜÇLÜ, Hüsniye, “Tekirdağ Çevresi Pişmiş Toprak Figürinleri” (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi) 2006. NİEMANN, Helmut. (1991). “Oyuncağın Gelişim Tarihi”, (Çev.Bekir Onur). Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi. Ankara. sayı: 1.cilt: 24. s: 55-61. ONUR, Bekir. (1992). Oyuncaklı Dünya. Ankara: Verso Yayıncılık A.Ş. ÖNDER, Nabey, (1986). “Türkiye’de Oyuncakçılık”, Folklor Halkbilim Dergisi, Cilt 4, Sayı 35, 14-18. SARIKÇIOĞLU, Ekrem. (1986). “Anadolu’nun Tarih Öncesi İnançları”, Atatürk Ün. İlahiyat Fakültesi Dergisi. sayı:6 sayfa:15-19. TUTTLE, Kimberley. (1999). (Margritte of Ravenscroft), Toys in the Middle Ages, İstanbul Published on Stefan’s Florilegium SİMPSON, Elizabeth, (2012). “Gordion Mobilya ve Ahşap Eserleri” Frigler Midas’ın Ülkesinde, Anıtların Gölgesinde, Haz: Taciser Tüfekçi Sivas-Hakan Sivas. S:334. Yapı Kredi Yayınları.İstanbul. YARAŞ, Ahmet – YARAŞ, Candan, (2010). “Antik Çağda Oyuncaklar ve Günümüze Yansıması” Günümüzde Çocuk Oyunlarında ve Oyuncaklarında Yaşanan Değişimler Sempozyumu, s. 61-74. KAYNAK KİŞİLER Ümit Ansen, 1963, 29.05.2017 tarihli mülakat. Ses kayıtları H. Nurgül BEGİÇ arşivindedir.