Halk Müziği ve Medyatik Dolayım İlişkisinde Sanatçıların Bilgi Kaynaklarının Genişlemesi: Neşet Ertaş Örneği

Sözlü gelenek çevresinde oluşan ve 20. Yüzyıldan itibaren üzerine yöneltilen dikkatler nedeniyle önce yazılı medya ve sonra diğer medya araçlarıyla tanışan geleneksel müzikler, geçmişin en önemli miraslarından biri olarak görülmektedir. Temelde uluslaşma, kurumsallaşma gibi ideolojik; kentleşme, küreselleşme gibi toplumsal gelişmeler nedeniyle bu süreçler içerisinde yer alsa da geleneksel müzikler için değişim olarak görülebilecek asıl nokta, bu süreçler içerisinde karşılaştığı yeni aktarım ortamlarıdır. Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte Türk halk müziği yazılı kültürün nesnesi haline gelerek önce notayla sabitlenmiş; gelişen ses kayıt ve yayın cihazlarının sağladığı imkânlar neticesinde de ses kaydı haline getirilmiştir. Bilginin, her yeni aktarım ortamında yeni toplumsal ve kurumsal görünümler, fonksiyonlar ve estetik biçimler kazanması, iletişim bilimlerinin kültürün aktarımına dair temel postülatlarından biridir. Sözlü, yazılı ve elektronik olarak temel kısımlara ayrılan bu aktarım ortamları toplumsal iletişim içerisinde yalnızca mesajın, sözün, müziğin aktarım biçimini etkilemekle kalmayıp aynı zamanda bilginin kullanım yollarını ve toplumların bilgiye yönelik algılarını da çeşitlendirmiştir. Geleneksel müzik özelinde düşünüldüğünde bu, müziğin önce metalaşması, bağlamsızlaşması, alışıldık kullanımlarından sıyrılması ve sonrasında yeniden üretimi esnasında yeni bağ-lamlara kavuşarak yeni toplumsal görünümlere kavuşması anlamına gelmektedir. Halk müziği özelinde tüm bu olguları Cumhuriyetin kuruluşunun da öncesinden başlayan yeni medya ortamlarına aktarım süreçleriyle birlikte ele almak mümkündür. Böyle bir uluslaşma-kültürel kurumsallaşma paralelliğini, kültürel ve toplumsal görünümleriyle beraber ele almak, halk müziğinin günümüzdeki zengin medyatik görünümünü ve toplumsal sahada halk müziğinin yeni görünümlerini anlamak için önemlidir. Türkiye’de halk müziğinin medyatikleşme (medyatizasyon) ve dolayımlanma (medyasyon) süreci, derleme metinlerin arşivlenmesi ve tek kanallı kamu yayıncılığı döneminde halka (alımlayıcıya) müzikle ilgili büyük anlatıların sunulmasından; gelişen medya ortamlarında yapısal olarak parçalara ayrılabilen daha küçük sanatsal öğelerin içerik olarak farklı medya araçlarında yaygınlaşması ve tüketimine doğru parçalanarak ilerlemiştir. Sanatçının hayat hikâyesi, sanatı ve medyada içerik olarak sunulabilecek performatif diğer birçok unsur, medya araçlarının belirlediği yapısal ve toplumsal sınırlara göre değişip dönüşerek varlığını sürdürmektedir. Bu çalışmada örneklem olarak “Neşet Ertaş” ve onun sanatını medya aracılığıyla öğrenen sanatçıların hikayesi ele alınmaktadır. Neşet Ertaş, yüz yüze iletişim ortamlarının iletişim sınırını çizdiği aktarım çerçevesinin dışına çıkarak ülke düzeyinde tanınırlığa sahip olan “medyatik kaynak kişi” kuşağının ilk dönem örneklerinden biridir. Medyadaki Neşet Ertaş, bir anlatı bütünlüğünden ziyade, kendi müzikal hayatının parçalarını oluşturan ustalık, yerel tavır, etnografik kimlik, yaşam hikâyesi, eşiktelik gibi çeşitli anlatı öğeleriyle varlık göstererek kendini örnek alan sanatçıların kimliklerinin bir parçası haline gelmiştir. Bu makalenin amacı, yukarıdaki anlatı doğrultusunda Neşet Ertaş’ı medyatik bir sanatçı karakteri olarak ele alıp onun hayatının görünümlerini ve sanatının anlamlarını kullanan sanatçılar üzerinden halk müziği ve medya ilişkisini sorgulamaktır.

Expansion of Knowledge Sources of Artists in the Relationship of Folk Music and Mediatization: The Case of Neşet Ertaş

Traditional music, which was formed around the oral tradition and first met with written culture and then other technology cultures, is seen as one of the most important legacies of the past, due to the attention paid to it since the 20th century. Although it takes place in these processes mainly due to ideological developments such as nationalization and institutionalization, and social developments such as urbanization and globalization, the main point that can be seen as a change for traditional music is the new transmission environments it encounters in these processes.With the establishment of the Republic, Turkish folk music became the object of written culture, first fixed with notation and turned into a sound recording as a result of the possibilities provided by the developing sound recording and broadcasting devices. It is one of the basic postulates of communication sciences about the transfer of culture that knowledge gains new social and institutional appearances, functions and aesthetic forms in each new transmission medium. These transmission media, which are divided into basic parts as oral, written and electronic, not only affect the way of transmission of messages, words and music in social communication, but also diversify the ways of using information and the perceptions of societies towards information. When traditional music is considered in particular, this means that music is first commodified, decontextualized, stripped of its usual institutional uses, and then re-contextualized during its reproduction and gaining new institutional appearances. It is possible to consider all these processes together with the process of transferring folk music to new media environments that started before the establishment of the Republic in Turkey. It is important to consider the parallelism of such a nationalization-culture institutionalization together with its cultural and social aspects, in order to understand the rich media appearance of folk music today and the new appearances of folk music in the social field. The process of mediatization and mediation of folk music in Turkey has progressed from the presentation of large narratives about music to the public (receiver) during the single-channel public broadcasting period, to the dissemination and consumption of smaller artistic elements that can be structurally divided into different media as content in the developing media environments. The artist's life story, art and many other performative elements that can be presented as content in the media continue to exist by changing and transforming according to the structural and social boundaries determined by the media tools. In this study, “Neşet Ertaş” and the story of his art in the media are discussed as an example. Neşet Ertaş is one of the first examples of the “media resource person” generation, who has gained national recognition with his music surpassing face-to-face performance environments quantitatively. Neşet Ertaş in the media has become a part of the identities of the artists who take himself as an example by existing with various narrative elements such as mastery, local attitude, ethnographic identity, life story, threshold, which constitute parts of his musical life rather than a narrative integrity. The purpose of this article, in line with the above narrative, is to examine Neşet Ertaş as a mediatic artist character and to question the relationship between folk music and media through artists who use the views of his life and the meanings of his art.

___

  • Anderson, B. (2015). Hayali Cemaatler. (İ. Savaşır, Çev.) İstanbul: Metis.
  • Bennett, A. (2013). Kültür ve Gündelik Hayat. (G. Uçak, Çev.) İstanbul: Phoenix Yayınları.
  • Bennett, A., & Peterson, R. A. (2004). Introducing Music Scenes. A. Bennett, & R. A. Peterson içinde, Music Scenes Local, Translocal, and Virtual (s. 1-16). USA: Vanderbilt University Press.
  • Born, G. (2012). Music and the Social. M. Clayton, T. Herbert, & R. Middleton içinde, The Cultural Study of Music A Critical Introduction (s. 261-274). New York & London: Routledge.
  • Born, G., & Haworth, C. (2018). From Microsound to Vaporwave: Internet-Mediated Musics, Online Methods, and Genre. Music & Letters, 98(4), 601-647.
  • Crossley, N., McAndrew, S., & Widdop, P. (2015). Introduction. N. Crossley, S. McAndrew, & P. Widdop içinde, Social Networks and Music Worlds (s. 1-13). London and Newyork: Routledge.
  • Değirmenci, K. (2009). Dünya Müziği Söyleminde Romanlık ve Roman Müzik Icrası: Hüsnü Şenlendirici ve Selim Sesler Örneği". Toplum ve Bilim, 159-187.
  • Giddens, A. (2010). Modernliğin Sonuçları. (E. Kuşdil, Çev.) İstanbul: Ayrıntı Yayınları.
  • Goffman, E. (2009). Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu. İstanbul: Metis Yayıncılık.
  • Hepp, A. (2014). Medyatikleşen Kültürler. Ankara: Dipnot Yayınları.
  • Hoeven, A. v., Hitters, E., Berkers, P., Mulder, M., & Everts, R. (2020). Theorizing the production and consumption of live music: A critical review. E. Mazierska, L. Gillon, & T. Rigg içinde, The Future of Live Music (s. 19-33). USA: Bloomsbury Publishing.
  • Kramer, B. (2011). The Mediatization of Music as the Emergence and Transformation of Institutions: A Synthesis. International Journal of Communication, 5, 471-491.
  • Laughey, D. (2010). Medya Çalışmaları Teoriler ve Yaklaşımlar. (A. Toprak, Çev.) İstanbul: Kalkedon Yayınları.
  • Parlak, E. (2013). Garip Bülbül Neşet Ertaş. İstanbul : Demos Yayıncılık.
  • Şenel, S., Terzi, C., & Arısoy, M. (1984). Nida Tüfekçi ile Muharrem Ertaş Hakkında Sohbet. Folklor Halkbilim Dergisi, 4(4 (34)), 19-20.
  • Thompson, J. B. (2019). Medya ve Modernite. (S. Öztürk, Çev.) İstanbul: Kırmızı Yayınları.
  • Tokel, B. B. (2000). Neşet Ertaş Kitabı. Ankara: Akçağ Yayınları.