Geleneksel Gelin Algısının Medyadaki Temsili ve Dönüşümü “Gelin Evi” Örneği

Toplumun temelini oluşturan aile kurumunun nasıl olması gerektiği konusunda belli kültürel kabuller vardır. Evlilikle oluşan aile kurumunda herkesin rolü bellidir ve herkesten beklentiler vardır. Bu beklentilerin çoğu yıllardır aynıdır ancak son dönemde medya ile beraber değişen beklentiler araştırmamızın konusunu oluşturmaktadır. Medya toplumu her açıdan yönlendirmektedir. İletişim araçlarının en önemlilerinden televizyon ise hayatımıza girdiği andan itibaren kendi toplumunu oluşturmuştur. Bugün değişen çağa, ilerleyen medya sektörüne ve değişen medya araçlarına rağmen televizyon hala toplumun hemen her kesimine ulaşan bir aktör olma görevini sürdürmektedir. Çalışmada televizyonun en önemli üretimlerinden olan gündüz kuşağı kadın programları değerlendirilecek ve kadın programları başlığı altında değerlendirilebilecek olan Gelin Evi programı incelenecektir. Çalışmada geleneksel değerlerin medya ile geçirdiği dönüşüm analiz edilmeye çalışılmıştır. Gelin Evi dört yıl süren ve en iyi gelinin kendisi olduğu iddia eden kadınların katıldığı bir yarışmadır. Yarışmada gelinler çeyiz, yemek, dekorasyon gibi konularda yarışır ve yarışma formatı gereği gelin olma ölçütlerini sergiler ve değerlendirirler. Haftanın her günü bir başka yarışmacının evinde yapılan çekimler televizyonun gündüz kuşağında yayınlanmakta ve evde daha fazla vakit geçiren kadın izleyici grubuna hitap etmektedir. Yarışma geleneksel değer yargılarını kullanarak medya ürünleri oluşturmakta ve oluşan bu ürünler geleneksel algıları da etkilemektedir. Yapımcıların gelenekten beslenerek geleneği dönüştürdüğü tezi çalışmamızın temel dayanağıdır. Makale bu kültürel değişimi Gelin Evi yarışma programından hareketle tespit etmeye çalışmıştır.

Representation and Transformation of Traditional Bridal Perception in the Media “Gelin Evi” Example

There are certain cultural assumptions about how the family institution, which forms the basis of society, should be. Everyone has a certain role in the family institution formed by marriage and has expectations from everyone. Most of these expectations have been the same for years, but the expectations that have changed with the media recently have been the subject of our research. The media directs society in every aspect. Television, one of the most important means of communication, has formed its own society from the moment it enters our lives. Today, despite the changing age, the advancing media sector and the changing media, television is still an actor that reaches almost all segments of the society. In this study, daytime women's programs, one of the most important productions of television, will be evaluated and the Gelin Evi program which can be evaluated under the title of women's programs will be examined. The study will attempt to analyze the transformation of traditional values with the media. Gelin Evi is a competition that has been going on for four years, with women claiming to be the best bride. In the competition, brides compete on subjects such as dowry, food and decoration, and exhibit and evaluate the criteria of being a bride due to the format of the competition. Every day of the week, shots taken at another competitor's house are broadcast on the television's daytime zone and appeal to a group of female viewers who spend more time at home. The competition creates media products using traditional value judgments and these products affect traditional perceptions. The thesis that the producers transform tradition by nurturing tradition is the main basis of our study. The article tries to identify this cultural change from the Gelin Evi competition program.

___

  • Akıner, N. ve Eren, Ş. (2012). Toplumsal cinsiyet bağlamında evlilik programları. Karadeniz Teknik Üniversitesi İletişim Araştırmaları Dergisi, 5-6, 1- 20.
  • Cereci, S. ve Özdemir H. (2015). Medyanın toplumsal gelişimi: medya toplumları. The Journal of Scademic Social Science Studies, 33, 1- 10.
  • Geçer, E. (2015). Medya ve popüler kültür diziler, televizyon ve toplum. İstanbul: Okur Kitaplığı.
  • Hatipler, M. (2016). Ekonomik boyutuyla görsel kültür ve kültür endüstrisi. İstanbul: Değişim Yayınları.
  • İlhan, V. ve Usta, D. (2018). Televizyonda gündüz kuşağı programlarında dönüşüm: Esra Erol’da örneği”. Erciyes İletişim Dergisi, 4, 571- 598.
  • Lundby, K. ve Ronning, H. (2002). Medya-kültür-iletişim: medya kültürü aracılığıyla modernliğin yorumlanışı. S. İrvan (Der.), Medya kültür siyaset kitabı içinde (s. 5-27). Ankara: Alp Yayınevi.
  • Polat, F. ve Karslı, B. (2012). Evliliğe ilişkin Türk televizyon programlarının sosyolojik analizi. EKEV Akademi Dergisi, 51, 31-44.
  • Sağol Yüksekkaya, G. (2007). Kalın ve çeyiz. E. Gürsoy Naskali, A. Koç (Der.) Hediye kitabı içinde (s. 396- 406). İstanbul: Kitabevi Yayınları.
  • Saktanber, A. (2010). Türkiye’de medyada kadın: serbest, müsait kadın veya iyi eş, fedakâr anne. Ş. Tekeli (Yay. Hzr.) 1980’ler Türkiyesi’nde kadın bakış açısından kadınlar kitabı içinde (s. 187- 207). İstanbul: İletişim Yayınları.
  • Şişman, B. (2017). Türk kültüründe evlilik. Ankara: Kurgan Edebiyat.
  • Thompson, J. B. (2019). Medya ve modernite. (S. Öztürk, Çev.). İstanbul: Kırmızı Yayınları.
  • Vargel Pehlivan, P. (2016). Toplumsal cinsiyet bağlamında Türkiye’de gündüz kuşağı programlarında kadın temsili (Yüksek lisans tezi). İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.
  • Yıldırım Kaya, S. (2011). Reality tv programları gerçekten gerçek. A. Kotoman, A. Samav Uğursoy, A. Avcı (Der.) Dizim başladı! Kapat, sonra anlatırım televizyonda hikâye anlatıcılığı kitabı içinde (s. 115- 142). İstanbul: h2o Yayıncılık.