Türkiye’de Meslek Odaları: Oligarşinin Merkez Üsleri

Türkiye’de bulunan meslek odaları sivil toplum kavramının popülerlik kazanmasıyla birlikte 1990’lardan sonra kendilerini sivil toplum kuruluşu olarak nitelendiren bir dil geliştirdiler. Hükümetler üzerinde kurdukları baskı, üyelerinin çıkarlarını savunma konusunda verdikleri mücadele ve temsil ettikleri kitleleri harekete geçirme kabiliyetlerine dikkat çekerek birçok kimse meslek kuruluşlarını birer sivil toplum kuruluşu olarak nitelendirmektedir. Bu çalışmada, kuruluş felsefeleri, üyelik süreç ve yapıları, katılım ve temsil süreçleri ve yönetim yapıları gibi hususları dikkate alarak meslek odalarının bir analizini yapmaya çalışacağız. Buradaki değerlendirmeler, Türkiye’de faaliyet gösteren on bir meslek örgütünün çatı kuruluşları (birlik, konfederasyon) ve bunlara bağlı alt kuruluşlar (oda, borsa, il düzeyindeki birlikler, federasyon) üzerinden yapılacaktır.1 Bu kuruluşların işleyiş ve örgütlenme biçimleri arasında farklılıklar bulunmakla birlikte, hepsinin benzer bir mantıkla çalıştıklarını ve benzer bir yapılanmaya sâhip olduklarını söyleyebiliriz.