Keman Eğitiminde Bilişsel Bir Yaklaşım

Bir müzik enstrumanı çalarken, öncelikle gördüğümüz müzikal sembolleri, notaları, müzikal nüansları, form gibi ögeleri okuruz. Bunların bizde yarattığı zihinsel duyuş; işitsel, dokunsal ve duyumsal arzulamayla, hareket komutlarını tetikleyerek eyleme-sese dönüşür. Bu süreç icra ve artistik prosesin de temelini oluşturmalıdır. Zihnimiz pasajları, parçaları, eserleri, keman üzerinde çalışmaya başlamadan önce, genel müzikal fikir, anlatım ve iletim unsurları bağlamında, çalma organlarımızın uyumlu hareketlerini önceleme ve eylemleme yolunda berrak bir konuma getirilmelidir. Bu, doğrudan keman üzerinde yapabilmeye çalışmak/çabalamak çalışılması/çalınması için zihinsel öngörü oluşturmak anlamındadır. Zihinsel prosesin öncelenmesi; çoğu verimsiz sonuçlanan, zaman ve enerji kaybına neden olan ve dahası onanmaz fiziksel deformasyonlara yol açabilen bir dizi verimsiz tekrardan korur. Bu makalede, keman eğitiminde bilişsel bir yaklaşımla; "müzikal sembolleri görmek, müziksel kuruluşu resmetmek, cümleleri analiz etmek ve gerekli teknik verileri belirlemek, bu saptamalarla ilgili notlar almak, uyumlu hareketleri tasarlamak" yoluyla, çalma organlarımızın icra-yorum duyarlığında hedefe hazır duruma getirilmesi öngörülmektedir. Keman üzerinde yapılacak çalışmalara ancak bu aşamadan sonra başlanılmalıdır. Bu makale ayrıca, meslek dışı kazalar sonucunda meydana gelebilecek yaralanmalar sonrasında dahi, "zihinsel öngörü-aksiyon" bağlamında yapılacak çalışmalarla, çalma becerilerinin yeniden kazanabileceği örneklenmektedir. Makalede, bilişsel yaklaşımın uygulanabilirliği ile ilgili dört ayrı örneklem sunulmaktadır. Sunuşta her örneklemin, farklı teknik ve müzikal düzeylerde bulunan kemancılara yönelik olarak sıralanması esas alınmıştır. Örnekler, bir profesyonel konser kemencısı ile Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı'nda öğrenimlerini sürdürmekte olan yedi öğrenciyle ilgilidir. Kendisi profesyonel bir konsertist olan, ayrıca bir orkestrada konsertmaisterlik gibi önemli bir yükümlülüğü bulunan bu makalenin yazarı, geçirdiği bir kazada sol elinin ana sinirlerin kopması gibi mesleğini tehdit eden olumsuz bir sonuçla karşılaşmış, sinir transplantasyonu operasyonu geçirmek zorunda kalmış, sonrasında sekiz yıldan fazla bir süreçte yaptığı gözlemlerle, bu tekniği geliştirip şahsen uygulamıştır. Sanatçı bu süreçte, bilişsel yaklaşımı kullanarak eli henüz alçıda olduğu dönemde, kemanın tellerine dokunarak hislerini uyandırmaya çalışmış, alçının çıkarılmasından sonra ilk notaları çalabilmiştir. Sanatçı bu süreçte ayrıca, sırasıyla ton duygusu ve örtüşen hareketlerin anılarıyla; müziği vareden estetik unsurların zihinsel duyumlama ve canlandırılması yoluyla; his kaybına uğramış olan el ve parmaklarını itaatkarlıklarıyla yönetilebileceğini saptamış ve kanıtlamıştır. Sanatçı, keman çalabilmenin çok ötesinde, dokunma duyusunda kaybettiklerini yeniden ve aynı duyarlıkta elde etmiş, konser hayatına yeniden ve hissettiği yetkinlikle geri dönmüştür

A Cognitive Approach to Practising the Violin

When playing a musical instrument, visually perceived musical symbols are translated into motor commands while simultaneously monitoring instrumental output, and receiving multi-sensory feedback. In addition, artistic and interpretational aspects have to be considered. First the mind has to have a clear idea of the music, tone, and movements of the playing apparatus (body) before starting to practise on the violin. It may be thought that repeated physical practice alone will result in achieving mastery as an instrumentalist, however what is essential is to be able to convey the mental perception of the movements to the hands. This article presents a cognitive approach to practising the violin; that is, practising by first seeing the musical symbols, identifying a musical structure, imagining the phrase, identifying the needed technique, taking notes, imagining the movements and the sensory feeling of the arms and hands especially, and the playing apparatus as a whole, together with the artistic and interpretational goals. Only when this mental process is completed, should actual practice start. This article demonstrates that mental practising is of utmost importance as it enables one to overcome difficulties, even in extreme situations such as the severing of the median nerve of the left hand. Four cases are presented to illustrate the applicability of this cognitive approach. Each case addresses violinists of differing technical and musical skill levels: a professional concert violinist and seven students at Hacettepe University, Ankara State Conservatory. The author, himself a professional concert violinist has developed, applied and observed this technique on himself for more than 8 years after he had an accident where the median nerve of his left hand was cut, and a nerve transplant was necessary. He was able not only to play the violin again, but to give public concerts during the early convalescence stage, without feeling in his hand, and a paralysed thumb muscle.Keywords: cognitive learning, violin, practising a musical instrument
Keywords:

-,

___

  • Galamian, I. (1962). Principals of violin playing and teaching. Prentice-Hall, Inc. 2.
  • Hofmann, J. (1920). Piano playing and piano questions answered. Courier Corporaion.
  • Sand, B. L. (2000). Teaching genius. Amadeus Press.
  • Klickstein, G. (2009). The musician’s way: Guide to practice, performance, and wellness. Oxford University Press.
  • Kochevitsky, G. (1967). The art of piano playing. Summy Birchard Inc., 16.
  • Onay, E. (2015). Advantages of creative study for musical instrument learning in general, and with particular reference to the violin. Journal of Education and Future, 7, 119-128.
  • Rose, C. (1987). Accelerated learning. Dell Publishing Company, 71.