Amaç: Çocuklardaki pilonidal hastalıklarının çok az değerlendirilmesi ve yazılan makalelerin çok az olması nedeni ile pilonidal sinuslerdeki tecrübelerimizi literature dahil etmek için bu çalışma yapılmıştır. Metot: 2005-2011 yılları arasında Keçiören Eğitim ve Araştırma hastanesindeki dosyalardan yararlanılmıştır. Yaş, cinsiyet, tedavi, yatış süresi, komplikasyonlar ve hastaların kontrolleri incelenerek klinik yaklaşımımızın özellikleri değerlendirilmiştir. Sonuçlar literatür eşliğinde tartışılmıştır. Bulgular: 27 çocuğa pilonidal hastalık tanısı konuldu. 9 erkek ve 18 kız idi. Ortalama yaşları erkek ve kızlarda sırasıyla 15.5 ve 15 idi. 7 hasta pilonidal sinüs nedeni ile opere edildi. Hastane kalış süreleri opere olan çocuklar için 4.5 gündü. 20 hasta çeşitli medikasyonlarla tedavi edildi. Cerrahi grubu hastaların 4'ünde komplikasyon görüldü. Sonuç: Literatür incelememizde çocuklardaki pilonidal sinüs hastalıkları ile ilgili çok az bilgi olduğu anlaşılmıştır. Verilerimizin ek bilgi sağlayacağını ve pediatrik yaş grubundaki geç presentasyonlarda tedavi açısından güven vereceğini düşünmekteyiz. Ayrıca çocuklarda pilonidal hastalıkların değerlendirilmesinde standart prosedürler olmadığını ve bu durumun değerlendirme zorluğu ve karışıklıkları yaptığı kanaati oluşmuştur.

Background: We want to add our experience about pilonidal sinus of children in literature as pilonidal disorders are rarely evaluated in childhood and written articles are very few. Material and Methods: We used Keçiören Education and Training Hospital documents from 2005 to 2011 to evaluate the age, gender, treatment, hospitalization days, complications and controls of the patients to define the characteristics of our clinical approach on this subject. Results were discussed according to the literature. Results: Twenty-seven patients were diagnosed as pilonidal disease. Nine were male and 18 were female. Median ages for male and female patients were 15.5 and 15 respectively. Seven were operated for pilonidal sinus. Hospital stay was median 4.5 days for operated children. Twenty were treated with medications. There were 4 complications of patients in surgery group. Conclusion: When the literature is evaluated, it will be figured out that little information is present about pilonidal diseases for children. We suggest that our data will add information and encourage later presentation on pilonidal diseases for pediatric age group. We also realized that standard evaluation procedures have not still been present for the disease for children that causes difficulties and conflicts in assessments.