Zanaatin İç Mekan Boyutları ve Korunması: Hindistan’da “Jali” Örneği

Zanaat, faydalı olma amacı güden ve detaylı teknik ve malzeme bilgisine sahip kişiler tarafından ortaya çıkarılan ürünleri yapma işidir. Bu sebeple zanaat sanattan farklı olarak meslek olarak yapılanmıştır. Zanaatkarlar ise zanaat ürünlerini yaratmak için hem kullandıkları yerel malzemelerin işlem bilgisine sahiptirler hem de o ürünü ortaya çıkarmak ve devamlılığını sağlamak için gerekli teknik bilgi ile donanmış kişilerdir. Bu bilgiler uzun yılların birimi ile edilmiş olan büyük bir deneyimin sonucudur. Bu sebeple bir zanaat ürününü yapma deneyimini kazanmak, çok zaman alan ve zaman içerisinde değişen ihtiyaçlar ile yenilenen bir süreçtir. Ancak günümüzde hızlı tüketime olan yönelim, seri üretim ürünlerinin daha çok talep edilmesine neden olmuş ve zamanla seri üretime entegre olamayan geleneksel zanaatı olumsuz yönde etkilemiştir. Seri üretime olan talebin artmasına ve zanaat ürünlerinin unutulup gitmesine sebep olan en önemli etken zanaat ürünlerinin oldukça meşakkatli ve yavaş olan üretim sürecidir. Çünkü geleneksel zanaat ürünlerinin yapımı tamamen el işçiliği ile gerçekleşmektedir. Bu yüzden bir zanaat ürününün teslim süresi seri üretimle üretilen aynı ihtiyacı karşılayan diğer ürüne göre çok daha uzundur. Sonuç olarak zamanla geleneksel zanaat ürünleri tercih edilmemeye başlamış ve zanaatkarlar ekonomik olarak kendilerini desteklemeyen bu kültürel mirası yapmaktan vazgeçmeye başlamışlardır. Zanaatkârların ekonomik olarak beslenememesine sebep olan bu durum, zanaat öğrenme isteğini de azaltmış ve bu geleneksel mirasın nesiller boyunca sürekliliğinin sağlanmasını tehlikeye sokmuştur. Günümüzde geçerliliğini pek koruyamamış olsa da geçmişte zanaat iç mekanı oluşturan en önemli mekânsal ögelerden biriydi. Öyle ki zanaat ürünlerini iç mekânda farklı boyutlarıyla görmemiz mümkündü. Bunlar; konstrüksiyon odaklı, yüzey odaklı, geçici ve görsellik odaklı, obje odaklı zanaat olarak 4 alt başlıkta toplanabilir. Ancak günümüzde çoğunlukla zanaatları obje odaklı veya görsellik odaklı olarak görmekteyiz. Bu bağlamda en değerli kültürel miraslarımız olan zanaatın yok olmaması için çözüm üretilmelidir. En etkili çözümlerden biri seri üretim ürünleri ile savaşamamış olan zanaat ürünlerini modern üretim sistemleri ile entegre etmek ve modern ihtiyaçlarımıza cevap verecek nitelikte yeniden üretmektir. Böylece zanaatkarlar hem günümüz yapım süreçlerine dahil olacak hem de tecrübelerinin modern yöntemlerle zenginleştirip geleceğe aktarma fırsatı bulabilecektir. Bu çözüm yolunu benimsemiş ve bu yolla zanaat ve zanaatkarlarını hala yaşatan en önemli ülkelerden biri Hindistan’dır. Hint kültürüne ait çok sayıda zanaat bu şekilde korunmakta ve gelecek nesillere aktarılmaktadır. Bu zanaatlardan biri bir perdeleme ve iklimlendirme sistemi gibi kullanılan ‘Jali’dir. Jali geçmişte Hint kültürüne ait dinsel motifleriyle daha çok tapınaklarda kullanılan bir düşey ayırıcı panel olsa da bugün modern yapılarında bina iklimlendirilmesine ve görsel konfora katkı sağlayacak şekillerde kullanılmaktadır.
Anahtar Kelimeler:

Zanaat, Zanaatkar, Hindistan, Jali

___

  • Terzi Doğan, E., (2010). “Bursa Yeşil Cami Çinileri”. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü. Çanakkale, Turkey.
  • Url-1: http://sanlitarihim.blogcu.com/osmanlida-cinicilik/5099297 Url-2: https://sites.psu.edu/perforatedscreendesigner/history-of-jalis-in-indian-architecture/ Url-3: https://www.archdaily.com/28876/house-in-bangalore-cadence?ad_medium=gallery