Bir coğrafyanın, üzerinde asırlardır yaşanmış kültür ve edebiyat birikimiyle tanımlanması için, o bölgede vucûda getirilmiş olan eserlerin ve yazılı malzemenin ortaya çıkışına sebep teşkil eden olaylarla birlikte ele alınması bir zarûrettir. Yani her devir ve her kültürel coğrafya kendi eserlerine bir şekilde yansımıştır diyebiliriz. Beyhakî’yi ve eserlerini de, kendi zamanının ve coğrafyasının şartlarından ayrı olarak ele alamayız. Böyle bir muhaddisin, eserlerinin içeriği ve isimleri kendi dönemine cevap olarak algılanmalıdır. Musannıfımızın, Hadis İlmi’nin önem arz eden ama aynı zamanda muhataralı konularına münhasır müstakil ve hacimli eserler kaleme almak sûretiyle, Hadiste Tür Edebiyâtı’na katkısı çok olmuştur. Eserlerinin isimlerinde bunu görmek mümkündür