kimlikleri, ağırlıklı olarak İslâm Ülkelerindeki dini yapılanmaların birer izdü- şümü görünümündedir. Sosyo-politik ve dini söylemlerdeki bu etkileşim, Bri- tanya’daki Müslüman toplulukların gündelik yaşamlarından, sosyal örgütlen- me biçimlerine kadar hemen hemen tüm alanlarda belirleyici bir rol oynamak- tadır. Yazar bu iddiasını daha derinlemesine analiz etmek üzere, 18. yüzyıldan günümüze kadar Orta Doğu ve Güney Asya’da öne çıkan belli başlı İslâmi hareketlerin kısa bir tahlilini vererek, söz konusu bu oluşum ve hareketlerin lokal söylemlerinin ve parçalanmışlıklarının Britanya’nın çeşitli şehir ve kasabalarında yaşayan Müslüman göçmenlerin dini, ideolojik ve poli- tik duruşları üzerindeki etkisine değinmektedir. Yazarın analizine göre, Müs- lüman göçmenlerin etnik, dini ve ideolojik söylem içeriklerindeki farklılık ve ayrışmalar, göçmen olarak yaşadıkları ülkede birlikte ve organize bir şekilde hareket etmede önemli bir engel oluşturmaktadır (s. 111)