Kafatasından Kadeh Yapma Ritüeli ve Türklerde Görülen Misalleri

Kafatasından kadeh yapma uygulamasının kökeni oldukça eskidir. İlk etapta pragmatik amaçlı ortaya çıkan kafatası kadehleri, inanç unsurlarının doğuşuyla ritüel bir anlam kazanmıştır. Yeniden doğuş temelinde öldürülen bir canlının kemiklerinden yeniden doğacağı ve mevtanın ruhunun aslında bu kemiklerde saklı olduğu inancı, kafatasının değişik formlarda kullanılmasına neden olmuştur. En bariz suretle de öldürülen düşmanın kafatasından içki içen kimsenin güç kazanacağına inanılmıştır. Kafatasından kadeh yapma uygulamasının neredeyse yedi kıtada da misallerine rastlanılması, bu uygulamanın oldukça geniş bir alana yayıldığını ve farklı amaçlarla kullanıldığını göstermektedir. Uygulama, daha çok iptidai şamanlığa bağlı savaşçı toplumlarda gözlemlenirken dönemin Çin, Rus, Bizans, Arap kaynaklarına göre Türklerde de bu uygulama dönem dönem zuhur etmiştir. Fakat İskitler hariç Türk kökenli halkların hiçbir arkeolojik mirasında bu uygulamanın herhangi bir izine rastlanmamıştır. Bu sebeple Türklerde görülen kafatası kadehlerinin gerçekten mevcut olup olmadığı ya da bir gelenek teşkil edip etmediği, mühim bir sorunsalı oluşturmaktadır.

The Ritual of Making Skullcaps and Examples Seen among Turks

The origin of the practice of making skullcaps is very old. The skullcaps, initially emerged for pragmatic purposes and gained a ritual meaning with the birth of belief elements. According to the rebirth belief, since a killed being could be reborn from its bones and the soul of the dead is actually hidden in these bones, the skull was used in different forms. The most obvious belief was that a person who drank from the skull of the killed enemy would gain power. The practice of making caps from skulls evident in almost seven continents showed that this practice spread over a wide area and was used for different purposes. While the practice was mostly observed in warrior societies believing in primitive shamanism, it was also evident among Turks according to contemporary Chinese, Russian and Byzantine sources. With the exception of the Scythians, no archaeological site related to the heritage of the Turks traced this practice. Thus, the paper aims to investigate, whether the skullcaps seen among the Turks really exist or they constitute a tradition.

___

  • Ahmetbeyoğlu, A. (1990). Grek Seyyahı Priskos’a (V. Asır) Göre Avrupa Hunları (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Üniversitesi. İstanbul.
  • Anninskiy, S. A. (1940). İzvestiya Vengerskih Missionerov XIII-XIV vv. o Tatarah i Vostoçnoy Evrope. İstoriçeskiy Arhiv içinde (C. III, ss. 71-112). Moskva.
  • Bello, S. M., Parfitt, S. ve Stringer, C. (2011). Earliest Directly-Dated Human Skull-Cups. PLOS ONE, (6), 1-12.
  • Beşevliyev, V. (1945). Proto-Bulgar Dini (T. Acaroğlu, Çev.). Belleten, 9(34), 213-261.
  • Conze, E. (2005). Kısa Budizm Tarihi (Ö. C. Güngören, Çev.). İstanbul: Yol Yayınları.
  • Çınar, G. K. (2011). İki Büyük Türk Hakanı Şah İsmail ve Şeybani Han Arasındaki Söz Düellosu. History Studies içinde (C. III, ss. 75-87).
  • Deguignes, M. (1756). Histoire Generale Des Huns II. Paris.
  • Durmuş, İ. (2018). İskitler. Doğu Avrupa Türk Tarihi (O. Karatay ve S. Acar, Ed.) içinde (ss. 9-54). İstanbul.
  • Ebu’l-Gazi Bahadır Han. (2010). Türk’ün Soy Ağacı. İstanbul: İlgi-Kültür Sanat Yayınları.
  • Eliade, M. (1999). Şamanizm (İ. Birkan, Çev.). İstanbul: İmge Kitabevi.
  • Eliade, M. (2014). Dinler Tarihine Giriş (L. A. Özcan, Çev.). İstanbul: Kabalcı Yayınları.
  • Herodotos. (2017). Tarih (M. Ökmen, Çev.). İstanbul: İş Bankası Kültür Yayınları.
  • İnan, A. (1986). Tarihte ve Bugün Şamanizm. Ankara: TTK Yayınları.
  • Kafesoğlu, İ. (1980). Eski Türk Dini. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.
  • Kafesoğlu, İ. (2017). Umumi Türk Tarihi Hakkında Tespitler, Görüşler, Mülahazalar. İstanbul: Ötüken Yayınları.
  • Kovpanenko, G. T. (1988). K İzuçeniyuPpogrebal’nogo Obryada Skifskogo Vremeni v Poros’e. SA, (2), 73-83.
  • Laufer, B. (1923). Use of Human Skulls and Bones. Chicago.
  • Luşin, V. G. (2015). Çaşi İz Çeloveçeskih Çerepov. V. G. Luşin (Ed.), Drevnie Kul’tı, Obryadı,Rritualı: Pamyatniki i Praktiki içinde (ss. 5-13). Zimovniki.
  • Özkan, M. (2021). Buhara Hanlığı (1500-1920). İstanbul: Selenge Yayınları.
  • Pletneva, S. (2010). Polovtsı. Moskva: İzd. Lomonosov’.
  • Polnoe sobranie Russkih letopisey-I. II. Lavrentiyevskaya i Troitskaya letopisi T. I. (1846). Sanktpeterburg: İzd. Arheografiçeskogo kommissiyeyu.
  • Pomponii Melae. (1917). De Situ Orbis (O. Bradford Griffin, Çev.). Boston Üniversitesi.
  • Puteşestviya v vostoçnıe stranı Plano Karpini i Rubruka. (1957). (N. P. Şastinoy, Ed.). Moskova.
  • Radloff, W. (1994). Sibirya’dan III (A. Temir, Çev.). İstanbul: MEB Yayınları.
  • Raşid-Ad-Din (1952). Sbornik Letopisey I. (P. Hetagurova, Çev.). Moskova.
  • Record of the Grand Historian of China, (1961). (B. Watson, Çev.). New York: Columbia University Press.
  • Roux, J. P. (1999). Altay Türklerinde Ölüm (A. Kazancıgil, Çev.). İstanbul: Kabalcı Yayınları.
  • Strabo. (2006). Geography Books 3-5 (H. L. Jones, Çev.). Londra: Harvard University Press.
  • Şramko, B. A. (1999). Glinyanıe Skul’pturı Lesostepnoy Skifii. RA, (2), 35-49.
  • Tang, L. (2017). The Book of War: From Chinese History. New York: Algora Publishing.
  • Theophanes. (1982). The Cronicle of Theophanes the Conffesor (H. Turtledova, Çev.). Univesity of Pennsylvania Press.
  • Tubbs, R. S. (2008). The İntriguing History of the Human Calvaria: Sinister and Religious. Childs Nerv Syst, (24), 417-422.
  • Türkoğlu, İ. (2010). Şeybani Han. İslam Ansiklopedisi içinde (C. 39, ss. 43-45). TDV İslam Araştırmaları Merkezi.
  • Voevodskiy, L. F. (1877). Etologiçeskie i Mifologiçeskie Zametki. Peçatano v Tipografii Ul’riha i Şul’tse, v Krasnom Pereulke, Dom Şvartsa. 09. 01. 2021 tarihinde https://velesova-sloboda.info/antrop/voevodskiy-chashi-iz-chelovecheskih-cherepov.html adresinden erişildi.
  • Yücel, M. (2007). İlk Rus Yıllıklarına Göre Türkler. Ankara: TTK.
  • Yücel, M. (2018). Peçenekler. O. Karatay ve S. Acar (Ed.), Doğu Avrupa Türk Tarihi içinde (ss. 449-528). İstanbul.