Dünya enerji projeksiyonları 21. yüzyılın ilk yarısında nükleer enerjinin genel elektrik üretimindeki payının artacağını göstermektedir. Halen hafif su reaktörlerine dayanan nükleer enerji üretiminin, 2000’li yıllarda, bu reaktörlerin kullandığı az zenginleştirilmiş nükleer yakıt teminin yönünden ciddi bir dar boğaza düşülmesine yol açacağı beklenmektedir. Diğer taraftan, hızlı üretici reaktörlerin kullanımı yaygınlaşsa da, böyle bir yakıt darboğazının aşılamayacağı ifade edilerek, ancak füzyon ve fisyon enerji üretimi prensiplerini bünyesinde toplayan hibrid reaktörlerin yardımı ile beklenilen nükleer yakıt darboğazının aşılabileceği belirtilmiştir.Bu çalışmada hibrid reaktörlerin temel prensipleri açıklanarak bunların enerji ve nükleer yakıt üretim potansiyelleri incelenmiştir.Enerji ekonomisi açısından, hibrid reaktörlerin önemli özelliklerinin, mevcut nükleer santralların ortaya çıkardığı nükleer yakıt artıklarmı çok etkili bir şekilde değerlendirmeye uygun olacaklarına da işaret edilmiştir.

The world energy projections show that the percentage of the nuclear energy in the total electric energy production will increase in the first half of the 21 century. The nuclear energy production which depends on LWR’s (Light Water Reactor) at the present time is to face a serious problem in the years of 2000 because of the providance of lightly enriched nuclear fuel. On the other hand, although the usage of fast breeding reactors is becoming more common day by day, such a nuclear fuel providance problem can not be solved by this way. The only way to solve this problem is to use hybrid reactors which consist of fission and fusion energy production principles.In this work, the basic principles of hybrid reactors is explained, energy and nuclear fuel production potentials of these reactors are studied.