Günümüzün dünyası bir araştırma ve bilim çağı olup; bunun sonucu olarak da yayın çağıdır. Bugün, gelişmiş ülkeler gelirlerinin büyük bir yüzdesini araştırma harcamalarına ayırmış bulunmaktadırlar. ABD., ingiltere, Hollanda, Batı Almanya ve Fransa gibi gelişmiş ülkelerde araştırma ödeneğinin milli gelirdeki payı % 1,5- 3,5 arasında olmasına karşın Türkiye'de araştırma için ayrılabilen ödenek mik tarı milli gelirin % 04- 5'i kadardır. Bununla beraber, ülkemizde de son yıllarda araştırma daha bir önem kazanmış ve bu işin devlet eliyle yapılması veya devletin mali olanaklarıyla desteklenmesinin önemi anlaşılmış bulunmaktadır. Birçok ülkelerde araştırma çalışmalarını hızlandırmak ve desteklemek amacıyla Ulusal Araştırma Kurumları ve Araştırma Merkezleri aktif bir şekilde faaliyet göstermektedirler. A.B.D .. Arjantin, Avustralya, Avusturya, Batı Almanya, Güney Afrika Ünyonu, Belçika, Brezilya, ingiltere, Danimarka , Fransa, Hindistan, Hollanda, ispanya, israil, isveç, isviçre, italya, Japonya, Kanada, Mısır, Norveç, Pakistan ve Yugoslavya'da Türkiye'deki «Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu'na eşdeğer Araştırma Kurum ve Merkezleri yanında bazı ülkelerde Tıbbi Araştırma Kurumları ve Tarımsal Araştırma Merkezleri de önemli araştırma faaliyetlerini destekleme ve yönetme görevini sürdürmektedirler. Bu arada bazı memleketler (Örnegin; Batı Almanya). bu işi bakanlık düzeyine kadar çıkarmak suretiyle araştırmanın politik alanda ne denli önem taşıdığını da ortaya koymuşlardır. Çeşitll bilim dallarındaki sorunlara eğilmek suretiyle gerçeklerin ortaya çıkarılmasını amaçlayan araştırma çok yönlü bir ortak çaba sistemidir. Bu bakımdan uluslararası düzey ve değerdeki bir araştırma sektörünün ·gerçekleştirilmesi, ancak bütün bilim dallarında bilinçli ve sistemli araştırma çalışmalarının aktive edilmesine bağlıdır. Bu aktivasyonlar, çağımızda karanlık kalmış birçok noktaların aydınlığa kavuşturulmasını sağladığı · gibi gelecek için de yeni ufuklara yol açmış olacaktır. Zira. bugünün koşullarına bağlı olarak yapılan araştırmaların yarın için yeterli olamayacağı kuşkusuzdur. Böylece bu araştırmaların sonucu yarının yeni bir problemini doğuracak ve yeni yeni araştırmaların yapılmasına yol açacaktır. Hiç şüphesiz, bir araştırmanın bilimselliği, orijinalite, tarafsız ve bilim kurallarına uygunluk derecesiyle ölçülür. Bu konuyu işlememizin amacı ise; araştırma yapacak olan araştırıcıların konu seçmesini, o konuda yararlanılacak kaynaklar bulmasını, not almasını, alınan bilgileri değerlendirmesini ve bunlardan çıkan sonuçları anlaşılır bir biçimde sunmasını sağlayacak araştırma yöntemlerindeki temel ilkeleri belirlemek olacaktır.