Dünya Ekonomik Özgürlük Endeksi'ne baktığımızda ilk yirmi sıradaki ülkenin on dokuzunun liberal demokratik yönetimlere sahip olduğu görülür. Üst sıralarda bulunan Kuzey Amerika ve Balı Avrupa ülkeleriyle Doğu Asya'daki birkaç ülkeye göz atıldığında bu ülkelerin çoğunlukla demokratik kurumsal yapılarını oluşturdukları görülmektedir. Bu endekste aşağılara doğru inildikçe ülkelerin yönetimsel yapılarının demokrasiden uzaklaştığı ve gittikçe otoriterleştikleri kolayca saptanabilir. Öyle ki, kişi başına düşen milli gelir, birinci dilimdeki ülkelerle son dilimdeki ülkeler arasında yaklaşık yedi katına çıkar. Bu ülkelerin sivil ve siyasi özgürlükler açısından da benzer bir farklılığa sahip oldukları açıktır.