Bu makalede Mu’tezile'nin imamiyet nazariyesi teorik ve pratik düzeyde incelenmiştir. İmametin ne anlama geldiği ve çeşitli gruplar tarafından nasıl algılandığı ortaya konulmaktadır. Bu bağlamda fadılın imameti ve imamette fazilet şartının değişkenliği ayrıntıları ile ele alınmaktadır. İmamet nazariyesinin siyasi yansımaları Vasıl b. Ata ve Amr b. Ubeyd'in siyasi duruşları ve Abbasiler döneminde Mutezile'nin siyasi etkinliğinden yola çıkılarak ortaya konulmaktadır. Mutezile'nin siyasi tavrını doğru anlamlandırabilmek için imamet nazariyelerinin iyi kavranması gerekir. Bu çerçevede Mutezile, fadıl imam ve mefdul imam kavramlarını geliştirmiştir. İlk Mu’tezile’nin sosyal ve siyasal adalet konusunda hassas oldukları, Harun Reşit zamanında ise bu tavrın adil olan her yönetimi meşru kabul etme kanaatine doğru evrildiği görülmüştür.

In this article, Mu'tazila's theory of “imamiyet” has been studied at the theoretical and practical level. What is Imamet means and how it is perceived by various groups is revealed. In this context, the variability of fadil imamet and the virtue in imamet is discussed in detail. Political reflections of the imamet theory.  Vasıl b. Ata and Amr b. Ubeyd's political stance and the political effectiveness of the Mutazile during the Abbasids period. To understand the political attitude of the Mutezile correctly, it is necessary to grasp the imamet theories well. In this frame, Mutezile developed the concepts of fadil imam and mefdul imam. In the time of Harun Reşit, it was seen that the first Mu'tazilah was sensitive to social and political justice, and that this attitude evolved towards the legitimate acceptance of every government that is fair.