TÜRK SİNEMASINDA ŞİVE YA DA AĞIZ KULLANIMININ KARAKTER YAPILANDIRMASINA ETKİSİ

Konuşma dilinden sonra en etkili dil olarak tarif edilen sinema evrensel bir anlatı yapısına sahiptir. Kabaca görüntü ve sesten oluşan bu sinematografik dil yüz yılı aşkın bir süredir toplumları etkilemekte, yönlendirmekte hatta kurmaktadır. Görüntü sinematografik dilin oluşturulmasında en önemli etken olmasın karşın, konu ile alakalı literatürün oldukça önemli bir kısmı görüntü ve ses birlikteliğine vurgu yapmaktadır. Dekor, ışık, renk ve çevre bu dilin kurulması sürecinde ne kadar önemliyse doğal sesler, müzik efektleri ve diyalog da o derece önemlidir. Özellikle konuşulan dile paralel ya da karşıt diyalog açmak sinemada karakter oluşturmak için müracaat edilen önemli metotların başında gelmektedir. Sinematografik anlatıda karakteri yapılandıran kamera açıları, kostüm, fiziksel özellikler ve dekor gibi bir çok etken karakterin kullandığı dile koşut biçimlendirilir. Türk sinemasında kahraman olarak öne çıkan film karakterlerine bakıldığında karaktere diyalog olarak açılan günlük konuşma dilinin oldukça önemli olduğu görülmektedir.  Milli sinema olarak adlandırılan Muhsin Ertuğrul döneminden günümüze kadar olan süreçte karakterlerin konuştuğu dil hem filmin sinematografik anlatı yapısında hem de toplumsal olarak vermek istediği mesajda etkili olmuştur. Tıpkı film kahramanı gibi, kahramanın film boyunca takip ettiği yolda karşısına çıkarılan yan karakterlerin kullandığı şive ve ağız farklılıkları da sinematografik anlatıyı belli bir noktaya çekmekte ya da içeriğe etkide bulunabilmektedir. Türk sinemasında kullanılan Rum ağzı, doğu şivesi, Karadeniz şivesi, Çingene şivesi ve Ege ağzı gibi coğrafi farklılıklardan kaynaklanan kullanımlar, filmlerde memleket farklılıklarına işaret ettiği gibi ideoloji, inanç ve sosyal statü gibi sinematografik içeriğin belirginleşmesi noktasında da etkin olmaktadır. Özellikle 2000 sonrası Türk sinemasına bakıldığında ağız ve şive farklılıklarını sadece yan karakterlerin kullanmadığını başkarakterlerin de film boyunca seçilen şive ya da ağızda diyaloglarındırıldığı görülmektedir. Sinematografik anlatı yapısı, sinemanın dili, film karakterlerine açılan diyaloglar, ağız ve şive farklılıkları ve Türk sinemasında kullanılan dil gibi konular çalışmanın kavramsal çerçevesini kurmakla birlikte bu kavramların tespiti için literatür taraması yöntemi kullanılacaktır. Aynı zamanda çalışma, ağız ve şive ayrımını sinematografik olarak vurgulayan filmlerden bazılarını tespit ederek bu filmlere içerik çözümlemesi yöntemini uygulayacaktır.