Tarih Objektifinde Hz. Peygamberin Hadisleri ve Türkler

Hz. Peygamber ve Türkler, İslâm ve Türk tarihinin halâ aydınlatılması gereken önemli konuları arasındadır. Her ne kadar Medîne'de, Hz. Peygamberin üstün gayretleri ile temelleri atılan İslâm Devleti ve Müslüman Toplumu, büyük ölçüde Araplardan oluşmuş ise de, çeşitli ırk ve dinlere mensub birçok kimseler daha ilk devirlerde İslam dinini kabul ederek bu yeni topluma katılmışlar, gereken saygı ve ilgiyi de görmüşlerdir. İran asıllı Selman, Bizanslı (Rum) Suhayb, Habeşistan'dan kopub gelen Bilâl ve Medîne'ye yerleşmiş bir çok Yahûdîlerden, ihtida edenler, bu toplumda dikkatimizi çeken gayri Arap ve fakat ilk müslüman şahsiyetlerdir. Türklere gelince, meşhur Yasir ailesinin aslının Türk olabileceği yolundaki iyimser görüşlerin dışında, Medine İslam toplumunda herhangi bir Türkün varlığını iddia etmek bugün için nerede ise imkânsız gibi görünmektedir. Elde mevcut kaynaklara göre, Türk asilzadelerinin ilk defa Medine'ye gelmeleri, Emevî halîfelerinden Muaviye zamanında ve Halîfe Hz. Osman'ın oğlu Said'in kısa bir süre Horasan valiliği sırasında mümkün olmuştur. (674).

Three More Duplicates to Astrolabe b

While the present author had been studying under the supervision of Prof. W.G. Lambert, in Birmingham, in order to get his Ph. D., he was kindly informed by him that there were three more duplicates of so-called Astrolabe B in the collections of the British Museum. The present edition of the text is based of four different sources. The published text consists of bilingual comments, in Sumerian and Akkadian, on twelve months, their relations with stars, myths, agricultural life and social activities of the Ancient Mesopotamians. The relevant tablets disagree in line divisions, so the present arrangement is a new one to make the content more understandable. One Sumerian line, 29 - 30, is also rearranged according to its Akkadian translation.