1947'den beri Türk Tarih Kurumu adına üyelerinden Prof. Dr. Arif Müfit Mansel'in Başkanlığındaki bir heyet tarafından İstanbul Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığının yakın ilgi ve yardımlarıyla Side'de yapılmakta olan kazıların meydana çıkardığı eserler, bugün Side'yi birinci sınıf arkeoloji merkezi ve turistik bölge haline getirmiştir. Bize verilen bilgiye göre 1962'de Side'ye 22.000 yerli ve yabancı turist gelmiştir. Muhteşem tiyatrosu, agorası, mâbetleri, hamamları, evleri, çeşmeleri, heykelleri, kitabeleri ve direkli mermer yollariyle eski Anadolu'nun bu önemli liman şehri şimdi de güzel bir müze kazanmıştır. İstanbul’un kültürlü ve tarihsever bir ailesi, Yüksek Mühendis Ragıp Devres ve eşleri Selma Devres, aile dostları olan Kazı Direktörü Ord. Prof. Dr. Arif Müfit Mansel'in ve Doç. Dr. Jale İnan’ın delâletleriyle Side'ye karşı büyük bir ilgi duymuşlar, bu ilgi git gide bir aşk haline gelmiştir. Sayın Devres'ler ilk önce tiyatronun temizlenmesi için her yıl bir para ayırdıkları gibi, agora'nın karşısında bulunan ve son yıllarda temizlenerek meydana çıkarılan antik hamamın onarımını ve buranın bir müze haline getirilmesini de üzerlerine almışlar, bütün masraflarını —ki bu 100.000 lira civarındadır— ödemek suretiyle bu işi başarmışlardır. Öyle sanıyoruz ki bu müze memleketimizde tarihi harabelerin ortasında, onun kendine mahsus havası içinde kurulmuş tek ve en güzel müzelerden biridir.