Basra'da İhvân-el-Safâ Muamması ve Bunun X. Yüzyılda Halifeler Devletinin Sosyal Tarihi Bakımından Mânâsı

Sizlere bugün, Arapça adlarıyla "İhvân-el-Safâ" olarak tanınan, 'Samimi Kardeşler'den bahsetmek istiyorum. Fakat ilkin, 'Samimi Kardeşler'in (İhvân el Safâ) kim olduklarını belirtmek gerekir. Bir gün, onlardan bahsetmeye başladığımda, dinleyicilerimden biri, İslâm’da dini hayat üzerine bana şunu sormuştu : "Bu İhvân dedikleriniz mistik midirler, yoksa bir cemiyet mi kurmuşlardır?" Cevap şüpheye mahal bırakmaz. Onlar ne mistiktirler, ne de bir cemiyetin üyeleri, felsefi bir anlayışı temsil eden bir toplulukturlar. Bu topluluktan bugün bize ancak, Müslüman Hind bölgelerinin bazılarında canlı literatür olarak yaşayan bir tek büyük eser kalmıştır. Bu, her biri 3550 sayfalık iki cilt halinde önemli bir eserdir. İlk defa bu eseri Kalküta'da temin edebildim. Eser, canlı bir karakteri muhafaza ettiğine tanık olan taş baskısı, ve Hind'ce kenar notlarıyla popüler bir metin halindeydi. 17. yüzyıldan kalma çok güzel bir el yazmasını ilk aydınlığa çıkaran, ünlü Fransız orientalisti, Sylvestre de Sacy'dir. Kendisi eserin kısmi bir tercüme ve tefsirini yaptı, bir kısmını yayınladı ve onu, Collège de France'daki öğretiminin konularından biri haline getirdi. Sylvestre de Sacy, Fransız ihtilâlinin evlâtlarındandı. Eserdeki hürriyet ve esaretten kurtulma fikirlerinden ötürü, onu meydana çıkarmaktan daha da büyük bir haz duydu.