Cumhuriyetin ilanından sonra birbiri ardına hızla gerçekleştirilen yenilikler müzik alanında da etkisini göstermekteydi. II. Mahmut döneminde başlayan batılılaşma hareketinin müzik alanında sistemli bir şekilde devamı sayılabilecek bu yeniliklerle çağdaş çok sesli Türk müziğini yaratabilmek adına pek çok adım atılmıştır. Yetenekli Türk gençlerinin özellikle Viyana ve Paris başta olmak üzere Avrupa’nın önemli merkezlerine müzik eğitimi almak için gönderilmesi de bu adımların en önemlilerindendir. Türk Beşleri adıyla anılan bu gençler arasında Hasan Ferid Alnar da bulunmaktadır. Çocukluğunu müzik seslerinin hiç susmadığı bir evde fasıllar ve meşkler arasında geçiren Ferid Alnar henüz on iki yaşındayken en iyi kanun icracıları arasında gösterilmektedir ve aynı zamanda klasik kemençede de ustalaşmaktadır. Çok sesli olarak bestelediği eserlerde klasik Türk müziğini ustalıkla kullanabilmesi hem besteci hem de icracı olarak geleneksel müzikte de sahip olduğu yetkinliğin sonucu olarak değerlendirilebilir. Bu makalede Hasan Ferid Alnar’ın keman ve piyano için bestelediği süitinden Taksim bölümünün performansında geleneksel etkinin makamsal analiz ve keman teknikleri bağlamında incelenmesi amaçlanmaktadır.