Bulgar Basınında Türkiye Cumhuriyeti’nin İlanı

Çok yönlü ve çoğu defa da evrensel tarihî bilgiyle araştırmacıyı buluşturduğu için geçmişin tablosunun yeniden kurulmasında bilginin değerli kaynaklarından biri de basındır. Gazete sayfalarına atılan bakış politik-propaganda konjonktürü için meydana gelmiş haber konularına da yeni bir canlılık katabilir. Bulgaristan’da komünist rejimin propagandası için tam anlamıyla kabul edilmemiş olan, öne sürülen konu da böyledir ve bu yüzden de Bulgar tarihçiliğinin araştırma sahasına girmeye uzun bir zaman “fırsat” bulamamıştır. Araştırmanın amacı doğrultusunda ülkede okuyucu sayısı bakımından esas kitle üzerinde etkili olan gazetelerdir ve bunlar Bulgar basınının önemli temsilcileridir. Öne sürülen bakışın kronolojisi özel olarak belli bir durum üzerine kurulmamıştır, keza bu kronoloji Birinci Dünya Savaşı yıllarına kadar uzamıştır. Bu çalışma, yaklaşık on yıllık süre boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edilmesine ilişkin gazete haberlerine, yorumlarına ve takdirlerine denk gelen Bulgaristan’da şekillenen pozitif medya çevresinin ortaya çıkmasının gözden geçirilmesidir. 29 Ekim 1923 tarihinden itibaren söz konusu gelişmenin farklı okunması dikkat çekmektedir. İdeolojik ve politik yapıdan kaynaklı bazı rahatsızlıklar profesyonelce bertaraf edilerek, gelişme hakkında gazete redaksiyonlarının bir bütün olarak lütufkârlıklarını dillendirdiği bir görüş biçimlenmektedir. Türk-Bulgar ilişkilerinin gelişmesinde yükselen ivme iki devlet arasında tarihî Dostluk Antlaşması’nın imzalanmasına kadar devam etmiştir. Gelecek yıllarda Türkiye’ye yönelik Bulgaristan’daki ilgi gücünü yitirmemiştir. Türkiye’deki yaşamın dinamiklerine ilişkin meselelerden geniş bir görüntüyü ele alan çok sayıda araştırma yayımlanmıştır. İki devlet arasında bilimsel/kültürel bağlar kurulmuş ve gelişmiştir. İleri gelen kanaat önderlerinin, gazetecilerin, bilim insanlarının ve yazarların karşılıklı ziyaretleri gerçekleşmiştir. Bulgar tiyatro kumpanyası ve folklor topluluğu İstanbul ve Ankara’da gösteriler ve konserler gerçekleştirmiştir. Bu çalışmada, Bulgar kamuoyunda Türkiye’de kurulan cumhuriyetin nasıl algılandığı medya kaynakları üzerinden ele alınmıştır

THE DECLARATION OF TURKISH REPUBLIC IN BULGARIAN PRESS

As it is versatile and provides satisfying information to researchers and helps them interpret the past, press is a valuable source of information. Having a look at the newspapers awakens the awareness of news themes for politicalpropaganda conjuncture. The theme which was not accepted totally and suggested for propaganda of the communist regime in Bulgaria was this one so it didn’t find “a chance” to enter the research area of Bulgarian historiography for a long time. The aim of the research is the newspapers which are dominant upon their readers in the country and meanwhile these newspapers have been important representatives of Bulgarian press so far. The chronology of the suggested view is not based on a specific case and goes back to Great War (W.W. I). The is a revision of the appearance of positive social media in Bulgaria, the news, comments and appreciations related to declaration of The Turkish Republic for ten years. It points to interpret the development differently since 29th October 1923. Some inconveniences from ideological and political structure were eliminated masterly and newspaper redactions were uttered as a view. The increased acceleration in the relations between Bulgaria and Turkey continue till the signing of the friendship treaty. The interest about Turkey in Bulgaria will not lose its acceleration in future. A great number of researches related to dynamics of life in Turkey are published. Scientific and cultural connections are established and improved between two countries. Opinion leaders, journalists, scientists and writers visit two countries. Bulgarian Theater and Folk Dances Companies visit and perform in İstanbul and Ankara. This study tells how the republic founded in Turkey was reacted in Bulgarian society through media