Kent Yoksullarının İşgal Evleriyle Kentte Söz Sahibi Olma Mücadelesi

1970‟lerden itibaren neoliberalizm ve küreselleşme, kentsel mekanı, tüketim mekanı olarak yeniden şekillendirmektedir. 1980‟lerde kullanım ve değişim değerleri ayrımı kenti yeniden üretmiştir. Kentler, hizmet sektörünün geliştiği, yüksek rantların elde edildiği ve sermayenin birikim aracı olarak gördüğü mekanlara dönüşmüştür.Kentler, mülksüzleşme, zorla yerinden edilme, gecekondulaşma, ekosistemin ve tarihi dokunun kaybedilmesi gibi problemleri de beraberinde getirmiştir. Bu nedenle kentsel mekandaki dönüşümler sosyal politikaların ve planlama pratiklerinin merkezine yerleşmiştir. 1990‟larda geliştirilen kentsel dönüşüm projelerinde ise bireylerin refah seviyesinde yaşama hakkı olduğu unutulmuş, sosyal adalet ilkesi göz ardı edilmiştir.Bu çalışmada, kentlerin neoliberalleşmesi ile kentsel dönüşüm projelerine ilişkin politikalar ve uygulamalar anti-sosyal politika olma durumu perspektifinden aktarılacaktır. Kentteki yoksulluk olgususosyal adalet kavramıyla birlikte açıklanacak, en nihayetinde kent hakkı ve kentsel toplumsal hareketler işgal evleri özelinde, barınma ihtiyacı ve diğer hizmetlere erişim bağlamında değerlendirilecektir. 

The Struggle of the Urban Poors to Have a Voice on City Through Squatted Houses

City is re-shaped by neoliberalism and globalization as consumption site since „70s. In „80s, usage and transform values re-create cities. Thus, cities become the center for services, unearned income and a tool for capital‟s accumulation.Transformation of cities induces other problems such as dispossession, housing problems, and destruction of ecological-historical sites. Therefore, urban transformations become the heart of social policies and planning. In „90s, the right to adequate living standards and social justice notions are forgotten to be taken into consideration in urban transformation projects.This paper will provide an insight for anti-social policy aspects of city neo-liberalisation and urban transformation policies and practices. Afterwards, poverty will be clarified with social justice, and city right and urban social movements will be taken into consideration in contexts of squatted house, housing need and access to other relevant services

___

  • Referans 1
  • Akçay, Ümit (2016), “Şantiyeleşen Kentler”, Express Dergisi, 142: 40-43.