19. yüzyılın sonlarında yaşanan sosyal olaylar ve 20. yüzyılın başlarına rastlayan I. Dünya Savaşı, eğitim sistemlerine yeni yapılanmalar getirmiştir. Bu arayış, Steiner’in Antroposofi, bir anlamda algı ötesi dünyanın öğrenme üzerindeki etkisini araştırmaktadır. İnsanın doğuştan getirdiği yetiler, ileriki yaşamında öğrenecekleri üzerinde etkin olmaktadır. Bu yetiler algı ötesi dünyadan kaynaklanmaktadır. Bedenin biyolojik büyüme evreleri, öğrenme evrelerine örnek teşkil etmelidir. Öğretmenler, bu evrelere dikkat etmek durumundadırlar. Steiner’e göre öğrenme, ileriki yaşamda doğacak gereksinimleri karşılayabildiği ölçüde ve çocuğa gizemli gelen dünyayı açtığı ölçüde kalıcı ve hızlı olmaktadır. Bilgiler, bilgi olarak kalmamak kullanıma açık olmalıdır. Herhangi bir şey öğretilirken yaşamdaki örneği öğrenciye gösterilmelidir. Öğretim içeriği, yaş gruplarının jlgi odaklarıyla uyumlu olmalıdır.